15 Temmuz işgal girişiminde bu ülke sırat köprüsünün kıyısından döndü. İşgalci FETÖ teröristlerini durdurmak için millet iman gücüyle meydanlara-sokaklara indi. İşgalci teröristler neye uğradıklarını şaşırdı.

Öyle kahramanlık hikâyeleri yaşandı ki, bu millet bütün dünyaya nasıl millet olunacağını gösterdi. Tanklara, F16'lara, skorskilere, G3 silahına meydan okuyan bu millet böyle dik durdukça, hiçbir güç bu asil milletin önünde duramaz.

Öyle kahramanlar var ki, onları medyada görmedik ama onlar perde arkasında tarih yazdılar. Binbaşı Barış Dedebağı Etimesgut Zırhlı Birliklere polis elbisesiyle girip, hainlere haklarını okuyup tutuklamalar yaptığında göğsümüz kabarmıştı.

Peki, Binbaşı Dedebağı'na polis üniformasını kim verdi ve zırhlı birliklere böyle bir manevrayla sızdırdı.

İşte o görünmez kahramanın hikâyesi de böyle başlıyor.

Etimesgut Kaymakamı Cumali Atilla işgal girişimini duyduğunda sokağa fırlıyor ve bütün Kaymakamlığın ışıklarını yaktırıyor.

Bitmez geceler bu ışıkların yakılmasıyla başlıyor.

Kaymakam Cumali Atilla Etimesgut Zırhlı Birliklerdeki hareketliliği fark edip 127 tank ve zırhlı araçların Etimesgut'tan çıkmaması için çalışmalara başlıyor.

Barış Dedebağı ile Kaymakam'ın yolları 15 Temmuz günü buluşuyor. Tam teçhizatlı 47 tankın sokaklara çıkmadan durdurulması hadisesinde Binbaşı Dedebağ zırhlı Birliklere polis elbisesiyle sokuluyor. Orada Kaymakamın koruması da var. Elbise korumadan, tabi ki Kaymakamın emriyle…

Oradaki hainler polis kıyafeti giymiş Binbaşı Dedebağ tarafından derdest edildiler. 15 Temmuz işgal girişiminin 3. Günü ikinci bir kalkışma olacağı haberi alınıyor. Kaymakam Cumali Atilla hemen atlıyor Etimesgut Zırhlı Birliklerin önüne gidiyor.

Belediyenin kamyonları kum dolu bir şekilde Zırhlı Birliğin önüne çekiliyor. Kaymakam bir dizi görüşme sonrası Zırhlı Birliklere giriyor ve tankları yerinde görüyor, sonrası tanklar hareket edilmeyecek hale getirildikten sonra, yine Kaymakamın emriyle 10 kişilik güvenilir polis seçilerek tanklara kimsesinin yaklaştırılmaması sağlanıyor.

O kadar detaylar var ki anlatılacak bunların tamamını burada yazmayacağım ama Etimesgut Kaymakamı orada dik duruşu ve vatan sevgisiyle işgal girişimini engelleyen önemli kahramanların başında geliyor.

Eğer o günlerde Etimesgut'tan 127 tank ve diğer zırhlı araçlar cephaneleriyle Ankara sokaklarına çıkmış olsalardı, tam bir katliam yaşanacaktı. Belki de dilimiz varmıyor söylemeye ama ülkemiz işgale hazır hale getirilecekti.

Kaymakam Cumali Atilla 15 Temmuz günüden bugüne kadar mücadelesini ve çabasını olağanüstü bir şekilde sürdürüyor. Tankları, zırhlı araçlar durdurulduktan sonra şimdi yaraları sarıyor.

Etimesgut'ta 22 şehit, 127 gazimiz var. Cumali Atilla hemen her gün ya bir şehidin evinde ya da bir gazi ziyaretinde. Evini ise unutan bu Kahraman Kaymakamı canı gönülden tebrik ediyorum.

Gazilerden 15 Temmuz günü yaşananları dinledikçe anlıyorum ki, bu milletin damarlarında asil bir kan akıyor ve o kan bu toprakları suladıkça, bu ülke asla egemenliğini, bağımsızlığını hiçbir haine ezdirmeyecek.

Cumali Atilla gibi kahraman idarecilker, Barış Dedebağı ve Ömer Halisdemir gibi kahraman askerler , ismini sayamayacağım yüzlerce Gazi ve vatan toprağında gururlarını, onurlarını ezdirmemek için canlarını feda eden şehitlerimiz var oldukça, bu ülke kıyamete kadar dimdik ayakta duracaktır, bundan hiç kimsenin zerre miskal şüphesi olmasın.