İstanbul Başakşehir'de "Eros" isimli kediyi canice öldüren İbrahim Keloğlan'ın aldığı 1 yıl 3 ay hapis cezasının ertelenerek tahliye edilmesi büyük tepki çekmişti.
Keloğlan kararın bozulması ardından bugün ikinci hakim karşısına çıktı.
Küçükçekmece 16. Asliye Ceza Mahkemesindeki duruşmaya sanık İbrahim Keloğlan ve taraf avukatları katıldı. Ayrıca hayvan hakları savunucusu onlarca avukatta salonda hazır bulundu.Mahkeme İstanbul Barosu Hayvan Hakları Merkezi'nin davaya katılma talebini reddetti. Ayrıca siyasi partilerin ve birçok STK avukatları da davaya katılma talebinde bulundu.
“BEN SUÇ MAKİNESİ DEĞİLİM"Söz hakkı verilmesi üzerine İbrahim Keloğlan, “Daha önceki ifademi tekrar ediyorum. Ben bir suç makinesi değilim. Yaşadığım bir anlık psikolojik çöküntüden dolayı öfke ve cinnet haliyle hayatım boyunca unutamayacağım bir hata yaptım. Ancak olaydan sonra hakkımda karar verilmesinin ardından her fırsatta dağlık ve köylük alalarda mama alıp hayvanları besledim. Bu bana terapi gibi geldi." dedi. Salonda gülüşmeler yaşandı.HAKİMDEN SANIĞA UYARI: EZBER YAPMASavunmasına devam eden Keloğlan, "Bunlarla yetinmeyip bir hayvan barınağına bağışta bulundum. Elimden geldiğince bunları yapmaya devam edeceğim. Psikolojik destek alacağıma söz veriyorum. Bu olay yanlış lanse ettirilerek halkı kin ve düşmanlığa teşvik ettiler." dedi.
Hakim sanığa "İçinden geleni söyle, ezber yapma" diye uyarıda bulundu."HATAMI KABUL EDİYORUM"Bütün bilgilerinin teşhir ettirildiğini de söyleyen Keloğlan, şöyle devam etti:
"İnsan içine çıkamayacak hale geldim. Alacağım hiç bir cezanın şimdiye kadar yaşadıklarımın yanında bir önemi yoktur. Söylediğim her şey doğru ve gerçektir. Çok pişmanım. Hatamı kabul ediyorum. Benim hala kedim var. Bu olaydan önce de kedim vardı. Bunların hepsi mevcut delillerle sabittir. Ben zaten hayvan sevgisi olan bir insanım.
Müvekkilinin savunmasının ardından söz verilen Keloğlan'ın avukatı, “Müvekkilimin beraatini talep ediyoruz. Zaten kendisi toplum nezdinde cezasını çekmiştir. Bundan sonrasında da çekmeye devam edecektir. Müvekkilin olayın öncesinde yaşadıkları ve olay esnasındaki psikolojisi dikkate alınmasını talep ediyorum. Ben de bir kedi sahibiyim." dedi.
Müşteki Ebubekir Fırat ise hayvanın sahibi olmadığını ancak kedinin bakımını üstlendiğini, kendisinin psikolojik olarak olaydan zarar gördüğünü söyledi.
SAVCIDAN TUTUKLAMA TALEBİ
Esasa ilişkin mütalaasını açıklayan Cumhuriyet Savcısı, Keloğlan'ın alt hadden ayrılarak üst hadde yakın hapis cezasıyla tutuklanarak cezalandırılmasını istedi.
Mütalaanın açıklanmasının ardından mahkemeden alkış ve çığlık sesleri yükseldi."KAÇMADIM"Son sözü sorulan İbrahim Keloğlan, “Devletime güveniyorum. Bu güne kadar hiç bir yere kaçmadım. Buradayım." dedi.
SANIĞA SALDIRMAYA ÇALIŞTILAR
Mahkemenin karar arası verdiği sırada salon boşaltılırken bazı hayvanseverler sanığa saldırmaya çalıştı.
2 YIL 6 AY HAPİSMahkeme sanığı "Kasten hayvan öldürme" suçundan 2 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırdı.
Sanık hakkında yurtdışı çıkış yasağı şeklinde adli kontrol hükümleri uygulandı.
BAKAN TUNÇ: EN YÜKSEK CEZA
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, karara ilişkin sosyal medya hesabından açıklamalarda bulundu.Verilen cezasının Hayvanları Koruma Kanunu kapsamında bugüne kadar ki en yüksek ceza olduğunu açıklayan Tunç, "Her canlının yaşam hakkı kutsaldır. Can dostlarımıza karşı yapılan her türlü kötü muamelenin karşında olmayı sürdüreceğiz." dedi.
OLAYIN GEÇMİŞİOlay 1 Ocak'ta İstanbul Başakşehir'deki bir binanın asansöründe yaşanmıştı. Sanık İbrahim Keloğlan'ın defarca tekmelediği kedi, 6 dakika süren işkencenin sonunda ölmüştü.Keloğlan, görüntülerin ortaya çıkmasının ardından 4 Ocak'ta tutuklanmış, 8 Şubat'ta da hakim karşısına çıkmıştı.
Sanık, Küçükçekmece 16. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen davada, evcil hayvanı kasten öldürme suçundan 1 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırılsa da cezası ertelenerek tahliye edilmiş, savcılık ve İstanbul Barosu Hayvan Hakları Merkezi bu karara itiraz etmişti.
Küçükçekmece 4. Ağır Ceza Mahkemesi itirazları kabul etti. Kararda, kedinin kaçmaya çalışmasına rağmen sanığın eylemini ısrarlı bir şekilde devam ettirdiği, dakikalarca kovalayıp tekmelediği, üzerine basarak ölümüne neden olduğu belirtildi. Hayvanların korunması için caydırıcı cezalara ihtiyaç olduğu anlatıldı.