Terör örgütü PKK'nın lideri Cemil Bayık'ın BBC Türkçeye verdiği bir mülakat var. Mülakat aslında terör örgütünün stratejisini ve görüşlerini çok iyi yansıtıyor. PKK lideri Bayık diyor ki, “YDG-H ayrı bir örgüttür. Bir gençlik örgütüdür. PKK falan değildir. Elbette onların direnişi haklı bir direniştir. Meşru bir direniştir. Biz sonuna kadar destekliyoruz ve destekleyeceğiz de. Elbette ki bazı hatalı eylemleri vardır, olur. Biz onları da eleştiririz. Yerine getirirler, getirmezler o onların bileceği şeydir.” Bunun koca bir yalan olduğunu Bayık da çok iyi biliyor. YDG-H ayrı bir örgütmüş. PKK falan değilmiş. Tam bir saçma komedi. YDG-H bu kadar silahı, teçhizatı, bombayı nerden buldu. Hendek kazmak için iş makinalarını nerden aldı. HDP'liler bu adamlarla neden görüşüyor ve destek veriyor. İnsan yalan söyler de, kendi attığı yalana da mı böyle inanır. Tam bir ruh sağlığı bozukluğu var. Abdullah Öcalan PKK'nın kurucusu ve sahibidir. Eğer hala gençler dağa çıkıyorsa, davalarına hizmet ediyorsa, Öcalan sayesinde ediyor. “Biji apo” diyen 7 yaşındaki çocuğun Cemil Bayık'ı tanıdığına dahi inanmıyorum. Neymiş, Öcalan rehineymiş. İyi de Öcalan olmasaydı, bugün yaşanan çözüm süreci başlar-yaşanır mıydı? Diyor ki; “Evet. Onun kararını ancak biz veririz, başkası veremez. Ne HDP verebilir ne de önder Apo verebilir. Önder Apo rehinedir ellerinde. Önder Apo bu koşullarda hangi kararı verebilir?” Ve devam ediyor; “Olamaz. Olsa da biz karar veririz. O bizi ilgilendiriyor çünkü pratiği biz yürütüyoruz. Silahlı güçlerin çekilip çekilmeyeceğine biz karar veririz, başkası karar veremez. Bunu söylediğimiz için diyorlar ki, "Kandil'le Apo arasında çelişki var, Kandil artık Apo'yu tanımıyor". Bu onların hangi amaçlar peşinde koştuğunu gösteriyor.” Galiba PKK darbe yiye yiye akıl havsalasını da yitirdi. Cemil Bayık Kandil'de mağaradan mağaraya kaçarken ruh hali iyice bozulmuş. Mülakatta Bayık Bey diyor ki; “Türk devleti tankı, topuyla girecek, yakıp yıkacak, her gün onlarca sivil insanı katledecek. Biz de buna seyirci kalacağız. Olabilir mi? Elbette ki gençler bu halka sahip çıkacak. Eğer daha da şey olursa gerilla da şehre girer ve halkı korur. Bizim görevimiz halkımızı korumaktır.” Halkı Silvan'da, Nusaybin'de nasıl korudukları ortaya çıktı. Sokaklara hendekler kazarak, mayınlar döşeyerek, halkın elektriğini keserek, insanlara cehennem hayatı yaşatmak mıdır korumak? Gençler halka sahip çıkacakmış. Hangi gençler bunlar. Diyarbakır halkı o gençleri iyi tanıyor ve biliyor. Suriçi'nde hendek kazan ve gerillacılık oynayan o gençler, hırsı, torbacı, gaspçı, kapkaççıdan başka da kimseler değiller. Örgüt bir akıl tutulması yaşıyor ve aslında savaşını Kürt siyasi hareketine karşı yapıyor. HDP'nin 7 Haziran'da yüzde 13 gibi bir oyla barajı aşması, örgütü korkuttu. Örgüt iktidarını Kürt siyasi hareketine kaybetmekten korktu ve bu yüzden de dağ savaşını, şehirlere indirdi. Şimdi Kürt siyasi hareketi yine güçsüzleşti ve dağdakiler iktidarlarını perçinledi. Bugün için Kürt siyasi hareketi PKK'ya isyan edemiyor ama artık PKK'dan kurtulmanın yollarını da arıyor. Memnuniyetsizlik sokaklarda kendini gösteriyor. PKK'da muktedir olmak adına Kürt halkını şiddetle ve terörle cezalandırıyor. Görünen o ki, Kandil, Öcalan'ı defterden ve kayıttan düşmüş. Bakalım Öcalan nasıl bir hamle yapacak ve Kandil'de birilerini kayıttan düşürecek mi?
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Ali Osmanoğlu
Bayık'ın mülakatının verdiği mesajlar
Terör örgütü PKK'nın lideri Cemil Bayık'ın BBC Türkçeye verdiği bir mülakat var. Mülakat aslında terör örgütünün stratejisini ve görüşlerini çok iyi yansıtıyor.
PKK lideri Bayık diyor ki, “YDG-H ayrı bir örgüttür. Bir gençlik örgütüdür. PKK falan değildir. Elbette onların direnişi haklı bir direniştir. Meşru bir direniştir. Biz sonuna kadar destekliyoruz ve destekleyeceğiz de. Elbette ki bazı hatalı eylemleri vardır, olur. Biz onları da eleştiririz. Yerine getirirler, getirmezler o onların bileceği şeydir.”
Bunun koca bir yalan olduğunu Bayık da çok iyi biliyor. YDG-H ayrı bir örgütmüş. PKK falan değilmiş. Tam bir saçma komedi. YDG-H bu kadar silahı, teçhizatı, bombayı nerden buldu. Hendek kazmak için iş makinalarını nerden aldı.
HDP'liler bu adamlarla neden görüşüyor ve destek veriyor. İnsan yalan söyler de, kendi attığı yalana da mı böyle inanır. Tam bir ruh sağlığı bozukluğu var.
Abdullah Öcalan PKK'nın kurucusu ve sahibidir. Eğer hala gençler dağa çıkıyorsa, davalarına hizmet ediyorsa, Öcalan sayesinde ediyor. “Biji apo” diyen 7 yaşındaki çocuğun Cemil Bayık'ı tanıdığına dahi inanmıyorum.
Neymiş, Öcalan rehineymiş. İyi de Öcalan olmasaydı, bugün yaşanan çözüm süreci başlar-yaşanır mıydı? Diyor ki; “Evet. Onun kararını ancak biz veririz, başkası veremez. Ne HDP verebilir ne de önder Apo verebilir. Önder Apo rehinedir ellerinde. Önder Apo bu koşullarda hangi kararı verebilir?”
Ve devam ediyor; “Olamaz. Olsa da biz karar veririz. O bizi ilgilendiriyor çünkü pratiği biz yürütüyoruz. Silahlı güçlerin çekilip çekilmeyeceğine biz karar veririz, başkası karar veremez. Bunu söylediğimiz için diyorlar ki, "Kandil'le Apo arasında çelişki var, Kandil artık Apo'yu tanımıyor". Bu onların hangi amaçlar peşinde koştuğunu gösteriyor.”
Galiba PKK darbe yiye yiye akıl havsalasını da yitirdi. Cemil Bayık Kandil'de mağaradan mağaraya kaçarken ruh hali iyice bozulmuş.
Mülakatta Bayık Bey diyor ki; “Türk devleti tankı, topuyla girecek, yakıp yıkacak, her gün onlarca sivil insanı katledecek. Biz de buna seyirci kalacağız. Olabilir mi? Elbette ki gençler bu halka sahip çıkacak. Eğer daha da şey olursa gerilla da şehre girer ve halkı korur. Bizim görevimiz halkımızı korumaktır.”
Halkı Silvan'da, Nusaybin'de nasıl korudukları ortaya çıktı. Sokaklara hendekler kazarak, mayınlar döşeyerek, halkın elektriğini keserek, insanlara cehennem hayatı yaşatmak mıdır korumak?
Gençler halka sahip çıkacakmış. Hangi gençler bunlar. Diyarbakır halkı o gençleri iyi tanıyor ve biliyor. Suriçi'nde hendek kazan ve gerillacılık oynayan o gençler, hırsı, torbacı, gaspçı, kapkaççıdan başka da kimseler değiller.
Örgüt bir akıl tutulması yaşıyor ve aslında savaşını Kürt siyasi hareketine karşı yapıyor. HDP'nin 7 Haziran'da yüzde 13 gibi bir oyla barajı aşması, örgütü korkuttu. Örgüt iktidarını Kürt siyasi hareketine kaybetmekten korktu ve bu yüzden de dağ savaşını, şehirlere indirdi.
Şimdi Kürt siyasi hareketi yine güçsüzleşti ve dağdakiler iktidarlarını perçinledi. Bugün için Kürt siyasi hareketi PKK'ya isyan edemiyor ama artık PKK'dan kurtulmanın yollarını da arıyor. Memnuniyetsizlik sokaklarda kendini gösteriyor.
PKK'da muktedir olmak adına Kürt halkını şiddetle ve terörle cezalandırıyor. Görünen o ki, Kandil, Öcalan'ı defterden ve kayıttan düşmüş. Bakalım Öcalan nasıl bir hamle yapacak ve Kandil'de birilerini kayıttan düşürecek mi?