Baba- oğul kuşak çatışması ile geçti babam hayatta iken çoğu zaman aramızdaki ilişki.
Aslında öyle çok farklı değildi içinde bulunduğumuz çevre, sadece zamanın ruhu idi belki değişen, nasıl benim gençliğim ile şu anki gençlik arasında hayata bakış açısında fark var ise belki öyle idi ama biraz daha derindi belki de.
Biraz babamdan bahsetmek isterim. Benim babam, Kayseri'nin Süleymanlı köyünde doğmuş ve ilk öğrenimini orada yapmıştı.
İlkokul sonrası Kayseri'de medrese tarzı bir yerde İslami İlimler tahsil etmiş, daha sonra da aldığı eğitimi daha da ilerletmek için İstanbul'a gidip orada tahsiline devam etmiş. Önce müezzinlik yapmış sonra imam olarak devam etmiş emekli olduktan sonra da Almanya'da imamlık ve Kuran kursu hocalığı yapmış idi.
Babam yokluk içerisinde yetişmiş ve kısıtlı geliri ile bizim iyi eğitim almamız için çaba göstermişti. Lise yıllarımda babamın imam olduğunu öğrenen edebiyat hocam Derviş Uslu ‘'Baban cumhuriyet imamlarından değil, değil mi?'' diye bir soru sormuştu. Hayır değildi. Kendisi almış olduğu iyi bir eğitimin gereği olarak Kuran-ı Kerim'in manası vaazlarında anlatır, anlatırken de gözlerini yumardı. Şimdi, ne zaman camiye gitsem babam gelir gözümün önüne, vaazı, hutbedeki tonlamaları. Yaptığı işi sever insanlara ‘'Din-i Celil-i İslamı'' anlatmayı severdi.
İlk ‘'Elif Ba'' yı ondan öğrendim. Yanılmıyorsam bir haftada Kuran-ı Kerim'e geçmiştim. Ben değildim sadece, görev yaptığı yerlerde yüzlerce, toplamda da belki binlerce kişiye Kuran-ı Kerim okumayı öğretmiş, namaz kılmaya teşvik etmiş, alkol ve sigara kullananların bırakmalarına vesile olmuş, zekat vermek konusunda teşvik edici olmuş gerçek bir din adamı idi Babam Kayserili İsmail Hoca.
Biz insanlar genel olarak eksikliği olmadan sahip olduklarımızın kıymetini bilmeyiz. Bunların başında sevdiklerimiz gelir, sağlık gelir.
Elbette babaların da eksiklikleri vardır. Olacaktır da onlar da sonuç itibari ile insandır. Arap şair der ki; el-hataü ve'n-nisyân/ min hasâisi'l-insân "hata etmek ve unutmak insanın özelliklerindendir", insan olarak hata yapacağız yaptığımız hata ile yüzleşebilip yakınlarımızı da olduğu gibi kabullenmeyi öğrenmeliyiz.
Babam, bundan tam altı yıl önce bugünlerde evden çıkmış ve bir süre sonra da cansız bedeni ile karşılaşmak durumunda kalmıştık. Ardında birçok sorular, eksik yaşanmışlıklar bırakarak gitmişti Babam. İşte o zaman insanın bastığı yer, zemin nasıl da kayıyordu. Nasıl da anlamsızlaşıyordu hayat. Derler ya ‘'Babanın gölgesi bile yeter.'' diye. Gölgesine bile gerek yok, varlığını bilmen ara sıra elini öpüp ‘'hayır dua'' alman da yeter.
Yaklaşık on sekiz aylık bir evladım var adı Erenalp mümkün olduğunca çok zaman geçirmek istiyorum. Daha yolun başındayız, belki biz de Baba-oğul
çatışması yaşayacağız. Yarın bir gün erken ayrılmak gerekirse bu alemden oğlumun çok hatırası olsun babası ile, aynı zamanda tüm hatalarıma rağmen, hatalarımı eksiltme gayretim olsun. ‘'Baba gibi baba'' olayım. Sorumluluklarımı yerine getireyim. Paraya değil sevgiye, zenginliğe değil bilgiye önem versin. İnsanlara saygı duysun, vatanını sevsin, ağacı, çiçeği, çiçeğin yaprağını, hayvanları, kediyi, köpeği sevsin. ‘'Yaratılanı, Yaradan'dan ötürü sevsin.'' Çabam bu, ne kadar muvaffak olurum bunu zaman gösterecek.
Zaman zaman ebeveynleri ile ‘'çatışma'' içerisinde olan, ya da ebeveynlerinin yapmış olduğu küçük bir hata yüzünden onları affetmeyen onlarla bir daha görüşmeyen genç arkadaşlar tanıyorum. Anlatmaya çalışıyorum ilerde pişman olma ihtimalleri olacağını belki buna fırsat bulamayacaklarını ama anlayabildiklerini sanmıyorum. Belki de herkes kendi hayatında bir şekilde yaşayıp kendi dersini çıkaracak. Umulur ki sonuç üzüntülü ve pişmanlık verici olmasın.
Allah evlatlarımızı bize bağışlasın. Güzel günlerini göstersin. Babalar günü değil, Evlatlar günü olsun. Tüm güzellik ve mutluluklar onların olsun. Zira onların mutluluğu babaların mutluluğudur.
Yorum Ekle
Yorumlar
7 Haziran Seçimlerinden Çıkan Mesajlar/ Dersler
17.06.2015 14:14
Seçim sonuçları ile seçmenin öncelikli hedefi ‘mesaj' vermek idi.
Genel mesajlar ve partilere özel mesajlar diye ayrılabilir bunlar.Öncelikle genel mesajlara bakalım;
Seçmenin bir kısmı % 10 seçim barajına tepki olarak HDP'ye oy verdi. Çoğunluğunu Kürt seçmenlerden oluşmakla birlikte, demokr
7 Haziran Milletvekili Genel Seçimleriyle oluşan Meclis aritmetiği hiçbir partinin tek başına hükümet kurmasına izin vermedi. Öncelikle bir koalisyon hükümeti kurulması için bir süreç işleyecek; kurulamaz ise tekrar seçime gidilecek. Teamüllere göre Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ilk önce
7 Haziran seçimleri, tek başına iktidar çıkmasına yetmediği gibi muhalefet partilerinin kendi aralarında bir koalisyon kurmalarına da imkan vermiyor.
Hal böyle olunca; geriye ya Ak Parti-CHP ya da Ak Parti- MHP koalisyon ihtimali kalıyor. CHP her düzeyde koalisyon kurmak için bir irade ortaya koyup
7 Haziran Seçimleri sonrasında hiçbir partinin tek başına hükümet kuramayacağının görüldü. Görülen bir diğer gerçek de muhaliflerin çok istediği CHP-MHP koalisyonunun da kurulmasının pek mümkün olmadığı idi. Çünkü CHP-MHP koalisyonu HDP olmadan kurulamıyor ve HDP ile isminin yanyana yazılması da MHP
Bugün ya da yarın Ak Parti ile CHP arasında bir koalisyon hükümeti kurulup
kurulmayacağı belli olacak.
Özellikle, Ak Parti tabanına bakılacak olursa, bu iki parti arasında koalisyon
istenmiyor. Hatta bir çoğu koalisyon yerine ‘tekrar' seçim istiyor.
Tekrar seçim olursa, Ak Parti'nin tek ba
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
Hür Haber
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Hilmi Daşdemir
Bir Baba’nın ardından
Baba- oğul kuşak çatışması ile geçti babam hayatta iken çoğu zaman aramızdaki ilişki.
Aslında öyle çok farklı değildi içinde bulunduğumuz çevre, sadece zamanın ruhu idi belki değişen, nasıl benim gençliğim ile şu anki gençlik arasında hayata bakış açısında fark var ise belki öyle idi ama biraz daha derindi belki de.
Biraz babamdan bahsetmek isterim. Benim babam, Kayseri'nin Süleymanlı köyünde doğmuş ve ilk öğrenimini orada yapmıştı.
İlkokul sonrası Kayseri'de medrese tarzı bir yerde İslami İlimler tahsil etmiş, daha sonra da aldığı eğitimi daha da ilerletmek için İstanbul'a gidip orada tahsiline devam etmiş. Önce müezzinlik yapmış sonra imam olarak devam etmiş emekli olduktan sonra da Almanya'da imamlık ve Kuran kursu hocalığı yapmış idi.
Babam yokluk içerisinde yetişmiş ve kısıtlı geliri ile bizim iyi eğitim almamız için çaba göstermişti. Lise yıllarımda babamın imam olduğunu öğrenen edebiyat hocam Derviş Uslu ‘'Baban cumhuriyet imamlarından değil, değil mi?'' diye bir soru sormuştu. Hayır değildi. Kendisi almış olduğu iyi bir eğitimin gereği olarak Kuran-ı Kerim'in manası vaazlarında anlatır, anlatırken de gözlerini yumardı. Şimdi, ne zaman camiye gitsem babam gelir gözümün önüne, vaazı, hutbedeki tonlamaları. Yaptığı işi sever insanlara ‘'Din-i Celil-i İslamı'' anlatmayı severdi.
İlk ‘'Elif Ba'' yı ondan öğrendim. Yanılmıyorsam bir haftada Kuran-ı Kerim'e geçmiştim. Ben değildim sadece, görev yaptığı yerlerde yüzlerce, toplamda da belki binlerce kişiye Kuran-ı Kerim okumayı öğretmiş, namaz kılmaya teşvik etmiş, alkol ve sigara kullananların bırakmalarına vesile olmuş, zekat vermek konusunda teşvik edici olmuş gerçek bir din adamı idi Babam Kayserili İsmail Hoca.
Biz insanlar genel olarak eksikliği olmadan sahip olduklarımızın kıymetini bilmeyiz. Bunların başında sevdiklerimiz gelir, sağlık gelir.
Elbette babaların da eksiklikleri vardır. Olacaktır da onlar da sonuç itibari ile insandır. Arap şair der ki; el-hataü ve'n-nisyân/ min hasâisi'l-insân "hata etmek ve unutmak insanın özelliklerindendir", insan olarak hata yapacağız yaptığımız hata ile yüzleşebilip yakınlarımızı da olduğu gibi kabullenmeyi öğrenmeliyiz.
Babam, bundan tam altı yıl önce bugünlerde evden çıkmış ve bir süre sonra da cansız bedeni ile karşılaşmak durumunda kalmıştık. Ardında birçok sorular, eksik yaşanmışlıklar bırakarak gitmişti Babam. İşte o zaman insanın bastığı yer, zemin nasıl da kayıyordu. Nasıl da anlamsızlaşıyordu hayat. Derler ya ‘'Babanın gölgesi bile yeter.'' diye. Gölgesine bile gerek yok, varlığını bilmen ara sıra elini öpüp ‘'hayır dua'' alman da yeter.
Yaklaşık on sekiz aylık bir evladım var adı Erenalp mümkün olduğunca çok zaman geçirmek istiyorum. Daha yolun başındayız, belki biz de Baba-oğul
çatışması yaşayacağız. Yarın bir gün erken ayrılmak gerekirse bu alemden oğlumun çok hatırası olsun babası ile, aynı zamanda tüm hatalarıma rağmen, hatalarımı eksiltme gayretim olsun. ‘'Baba gibi baba'' olayım. Sorumluluklarımı yerine getireyim. Paraya değil sevgiye, zenginliğe değil bilgiye önem versin. İnsanlara saygı duysun, vatanını sevsin, ağacı, çiçeği, çiçeğin yaprağını, hayvanları, kediyi, köpeği sevsin. ‘'Yaratılanı, Yaradan'dan ötürü sevsin.'' Çabam bu, ne kadar muvaffak olurum bunu zaman gösterecek.
Zaman zaman ebeveynleri ile ‘'çatışma'' içerisinde olan, ya da ebeveynlerinin yapmış olduğu küçük bir hata yüzünden onları affetmeyen onlarla bir daha görüşmeyen genç arkadaşlar tanıyorum. Anlatmaya çalışıyorum ilerde pişman olma ihtimalleri olacağını belki buna fırsat bulamayacaklarını ama anlayabildiklerini sanmıyorum. Belki de herkes kendi hayatında bir şekilde yaşayıp kendi dersini çıkaracak. Umulur ki sonuç üzüntülü ve pişmanlık verici olmasın.
Allah evlatlarımızı bize bağışlasın. Güzel günlerini göstersin. Babalar günü değil, Evlatlar günü olsun. Tüm güzellik ve mutluluklar onların olsun. Zira onların mutluluğu babaların mutluluğudur.
7 Haziran Seçimlerinden Çıkan Mesajlar/ Dersler
17.06.2015 14:14Seçim sonuçları ile seçmenin öncelikli hedefi ‘mesaj' vermek idi. Genel mesajlar ve partilere özel mesajlar diye ayrılabilir bunlar.Öncelikle genel mesajlara bakalım; Seçmenin bir kısmı % 10 seçim barajına tepki olarak HDP'ye oy verdi. Çoğunluğunu Kürt seçmenlerden oluşmakla birlikte, demokr
Koalisyon Kıskacında Türkiye
21.06.2015 21:287 Haziran Milletvekili Genel Seçimleriyle oluşan Meclis aritmetiği hiçbir partinin tek başına hükümet kurmasına izin vermedi. Öncelikle bir koalisyon hükümeti kurulması için bir süreç işleyecek; kurulamaz ise tekrar seçime gidilecek. Teamüllere göre Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ilk önce
MHP’nin İmtihanı
26.06.2015 10:147 Haziran seçimleri, tek başına iktidar çıkmasına yetmediği gibi muhalefet partilerinin kendi aralarında bir koalisyon kurmalarına da imkan vermiyor. Hal böyle olunca; geriye ya Ak Parti-CHP ya da Ak Parti- MHP koalisyon ihtimali kalıyor. CHP her düzeyde koalisyon kurmak için bir irade ortaya koyup
Mavi Boncuklar Dağıtılırken
19.07.2015 09:507 Haziran Seçimleri sonrasında hiçbir partinin tek başına hükümet kuramayacağının görüldü. Görülen bir diğer gerçek de muhaliflerin çok istediği CHP-MHP koalisyonunun da kurulmasının pek mümkün olmadığı idi. Çünkü CHP-MHP koalisyonu HDP olmadan kurulamıyor ve HDP ile isminin yanyana yazılması da MHP
Siyaset Bedel Ödetir
13.08.2015 18:46Bugün ya da yarın Ak Parti ile CHP arasında bir koalisyon hükümeti kurulup kurulmayacağı belli olacak. Özellikle, Ak Parti tabanına bakılacak olursa, bu iki parti arasında koalisyon istenmiyor. Hatta bir çoğu koalisyon yerine ‘tekrar' seçim istiyor. Tekrar seçim olursa, Ak Parti'nin tek ba