Türkiye geçmişten gelen sorunlarını çözmelidir. Defalarca denendi sorunları ertelemek Türkiye'nin menfaatine değildir .Geleceğimizin ipotek altına alınmaması için herkes elinden gelen çabayı göstermelidir. Çünkü tam bir kuşatılmışlık söz konusu…
Kim yaptı bunları ? Elbette bulunmalı hesap sorulmalıdır .Ancak gün suçlu arama günü değildir. Türkiye fiilen bir ‘Kurtuluş savaşı' içerisine girmiştir. Türkiye'yi seven kendisini bu ülkenin parçası gören herkes devlete bağlılığını net bir şekilde ortaya koymalıdır.
Alman Parlamentosunda alınan ‘Türkiye Ermenilere soykırım yaptı kararı' bize birkez daha gösterdiki sorunları ötelemek, yüzleşmemek çözüm değil çözümsüzlük getiriyor. Eğer gerekli diplomatik girişimler zamanında sağlıklı bir şekilde yapılsaydı böyle bir kararı Almanya alamazdı. Almanya'nın aldığı bu karar zamanlaması açısından iyi analiz edilmez ise ileride çok karanlık günler bizi bekliyor. Ermeni soykırımına ilişkin duygusal söylemler geliştirmek veya bu karar yok hükmünde demek, yok demek, hiçbirşey ifade etmiyor çünkü yok demekle yok olmuyor. Kararın alındığı zamana ve Türkiye'nin içinde bulunduğu duruma dikkat edersek büyük tezgahı görmüş oluruz. Kürt sorunu çözülmemiş ve yıllar sonra tekrar silahlı mücadeleye dönülmüş, Suriye meselesi kangren olmuş, Yargı sorunları en üst seviyede, Paralel terör örgütü her yerden saldırıyor, Ekonomik veriler istenilen düzeyde değil, şehit cenazeleri durmuyor,17-25 Aralık Türkiye devletine karşı darbe girişimidir. Bu darbe girişimi Amerika'da Rıza Sarraf üzerinden yeniden canlandırılıyor. Sarraf ne çalmış ne götürmüşse alın yargılayın ama bir bakıyorsunuz işin aslı yolsuzluk değil Türkiye'de siyaseti dizayn etme girişimi…
Geçmişin hesabı elbette sorulmalıdır. Ancak bugünün hesabını da görmek zorundayız. Binlerce insan Suriye'de katlediliyor, tecavüze uğruyor, denizlerde hergün yüzlerce mülteci boğularak can veriyor. Avrupa sessiz.Tüm yükü Türkiye'nin omuzlarına yüklemişler. Avrupa Suriye'deki soykırımın ortağıdır sessiz kalarak suçunu tescillemiştir.Bugünün katliamına sessiz kal geçmişin hesabını sor böyle bir dünya yok.
Mesele anlaşılmıştır.Türkiye kendi göbeğini kendisi kesmek zorundadır değerli yalnızlığıyla başbaşadır. Kürt sorunu tekrar masaya yatırılmalıdır. Suriye ile ilişkilerin düzeltilme zemini koşulları oluşturulabilir. Rusya'yla gerginliğin ortadan kalkacağına inanıyorum Putin'in mesajlarıda bu yönde.Almanya'nın ,İran'ın ve ABD'nin bu ortak hamlelerine karşı önlem alınmalıdır. Böylesi kaotik bir ortamda acilen normalleşme süreci başlatılmalıdır gerisini düşünmek bile istemiyorum…
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Barış Aydın
Çözümsüzlüğün kısır döngüsünden çıkmalıyız
Türkiye geçmişten gelen sorunlarını çözmelidir. Defalarca denendi sorunları ertelemek Türkiye'nin menfaatine değildir .Geleceğimizin ipotek altına alınmaması için herkes elinden gelen çabayı göstermelidir. Çünkü tam bir kuşatılmışlık söz konusu…
Kim yaptı bunları ? Elbette bulunmalı hesap sorulmalıdır .Ancak gün suçlu arama günü değildir. Türkiye fiilen bir ‘Kurtuluş savaşı' içerisine girmiştir. Türkiye'yi seven kendisini bu ülkenin parçası gören herkes devlete bağlılığını net bir şekilde ortaya koymalıdır.
Alman Parlamentosunda alınan ‘Türkiye Ermenilere soykırım yaptı kararı' bize birkez daha gösterdiki sorunları ötelemek, yüzleşmemek çözüm değil çözümsüzlük getiriyor. Eğer gerekli diplomatik girişimler zamanında sağlıklı bir şekilde yapılsaydı böyle bir kararı Almanya alamazdı. Almanya'nın aldığı bu karar zamanlaması açısından iyi analiz edilmez ise ileride çok karanlık günler bizi bekliyor. Ermeni soykırımına ilişkin duygusal söylemler geliştirmek veya bu karar yok hükmünde demek, yok demek, hiçbirşey ifade etmiyor çünkü yok demekle yok olmuyor. Kararın alındığı zamana ve Türkiye'nin içinde bulunduğu duruma dikkat edersek büyük tezgahı görmüş oluruz.
Kürt sorunu çözülmemiş ve yıllar sonra tekrar silahlı mücadeleye dönülmüş, Suriye meselesi kangren olmuş, Yargı sorunları en üst seviyede, Paralel terör örgütü her yerden saldırıyor, Ekonomik veriler istenilen düzeyde değil, şehit cenazeleri durmuyor,17-25 Aralık Türkiye devletine karşı darbe girişimidir. Bu darbe girişimi Amerika'da Rıza Sarraf üzerinden yeniden canlandırılıyor. Sarraf ne çalmış ne götürmüşse alın yargılayın ama bir bakıyorsunuz işin aslı yolsuzluk değil Türkiye'de siyaseti dizayn etme girişimi…
Geçmişin hesabı elbette sorulmalıdır. Ancak bugünün hesabını da görmek zorundayız. Binlerce insan Suriye'de katlediliyor, tecavüze uğruyor, denizlerde hergün yüzlerce mülteci boğularak can veriyor. Avrupa sessiz.Tüm yükü Türkiye'nin omuzlarına yüklemişler. Avrupa Suriye'deki soykırımın ortağıdır sessiz kalarak suçunu tescillemiştir.Bugünün katliamına sessiz kal geçmişin hesabını sor böyle bir dünya yok.
Mesele anlaşılmıştır.Türkiye kendi göbeğini kendisi kesmek zorundadır değerli yalnızlığıyla başbaşadır.
Kürt sorunu tekrar masaya yatırılmalıdır. Suriye ile ilişkilerin düzeltilme zemini koşulları oluşturulabilir. Rusya'yla gerginliğin ortadan kalkacağına inanıyorum Putin'in mesajlarıda bu yönde.Almanya'nın ,İran'ın ve ABD'nin bu ortak hamlelerine karşı önlem alınmalıdır.
Böylesi kaotik bir ortamda acilen normalleşme süreci başlatılmalıdır gerisini düşünmek bile istemiyorum…