Türkiye başkanlık sistemiyle birlikte daha güçlü bir ülke olmak için hedef büyüttü.Başkanlık sisteminde bürokratik engeller ortadan kalktığı için artık her siyasi veya ekonomik karar çok hızlı alınabilecek.Ancak alınacak kararların vatandaşa olumlu yansıması noktasında zamana ihtiyaç var. Önce devlet güçlenecek ki millet güçlensin.Türkiye'nin hedef büyütmesinden güçlenmesinden rahatsızlık duyanlar var.Başta ABD'den olmak üzere Avrupa'dan da ekonomik ambargolara geçici de olsa maruz kalabiliriz.Türkiye kendisine yapılmak istenen kuşatmanın farkında ve öncelikle kendi içindeki dışa bağımlı ihanet odaklarının sesini kesecek.Bu ülkenin ekmeğini yiyip,suyunu içip bu vatana ihanet edenler en sert şekilde bedelini ödeyeceklerdir.
Türkiye'nin geleceği gençlerdedir.Gençlerimizin dini duygularını istismar edip onları kendi çıkar ve menfaatleri doğrultusunda,devlete karşı çıkan birer militan haline getiren, tüm şer odakları yasalar dairesinde ortadan kaldırılmalıdır.
İngiltere'de bir teknoloji firmasının yöneticisi olan Richard Browning “kısmen” uçabilen mont yaparken bizdeki Cübbeli Ahmet Hoca ''Zinhar bizim sohbetlerin korsan cd'sini almayın hakkımızı helal etmeyiz'' diyor aradaki farkı bir düşünün.Birisi montu giydiğinde uçururken diğeri vaazlarıyla uçuruyor.Gençlerimiz doğru İslami bilgi almalı cd değil.Sadece bu değil.Adnan Hoca denen akıl sağlığı yerinde olmayan bir kişi sözde din eğitimi verdiğini söyleyerek, alıcısı olan bir pazarda müşteri sıkıntısı çekmiyor.Adnan Oktar denilen sözde Hoca ağına düşürdüğü güzel kızlarımızı yakışıklı,akıllı,bilgili gençlerimizi etrafında topluyor oynatıyor,zıplatıyor paralarını alıyor, fuhuşa zorluyor,kurduğu tuzaklara alet ediyor bunları da gizli kapaklı değil milyonların gözü önünde yapıyor. Ancak yıl 2018'e geliyor.Bugün kendisine dokunuluyor,kulağından tutuluyor,yargı önüne çıkarılıyor.Bakıyorsun orada da dini duygular istismar edilmiş, gençler dinle uyuşturulmuş, kendi emellerine giden yolda bağımlı haline getirilmiş.FETÖ'de de aynı şeyler olmadı mı ? Adama bakıyorsun profesör ama aklı kirada, bir diğeri pilot olmuş,devlet uçağını,güvenliğini teslim etmiş ama vatanhaini milletin üzerine bomba atıyor.Bunların tamamı,bu insanların tamamı din kullanılarak yapıldı.Statüsü konumu fark etmiyor generali bile emir eri yapan bu yapılardan söz ediyoruz. Tehlike tahmin edilenden çok daha büyük. Peki bunların sebebi nedir ? Nasıl oluyor da devletin önemli kademelerine gelen bu insanlar ihanet içinde olabiliyor ? Tek bir sebebi var doğru dini bilgiyi almamaları.İşin temelinde bu yatıyor.Ortaya çıkan bir diğer gerçekte şudur yediden yetmişe hepimiz doğru dini bilgiye açız.Peki nerede bu doğru bilgiler? kimden öğreneceğiz ? sorusuna gelince arayış başlıyor.İşte burada cemaatler,tarikatlar devreye giriyor.Ya dini öğrenme isteğiyle yada öğrenimine verilecek desteğin karşılanmasıyla kim hangi tarikata veya cemaate girmek istiyorsa orayı tercih ediyor yada ettiriliyor.Sonra tamamen oraya bağlanıyor.Bu konuda elbette en büyük yanlış geçmişten bu yana gelen hükümetlerindir.Oy kaygısıyla siz buralardan beklenti içerisine girerseniz elbette onlarda hükümetlerden beklenti içine girerler ki her dönemde girmişlerdir.Bugün başka bir tarih yazılıyor. Sadece din işiyle ilgilenen,siyasete,ticarete bulaşmayan tarikatlar,devlet kontrolünde olmak şartıyla açık kalabilirler ancak temeli ticaret üzerine kurulu olanların varlığı Türkiye Cumhuriyeti devleti açısından çok ama çok büyük tehlikedir.15 Temmuz gerçeği dağ gibi önümüzde duruyor.Eğer gerçekten mesele dini öğretmekse parayla,pulla,servetle,holdingle ne işi olur bir cemaatin yada tarikatin ? Din işleri Allah rızası için yapılır para için değil bunu öğrenmemiz erken olmadı ancak önlem almak için çok geç kalmış sayılmayız.
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Barış Aydın
Doğru dini bilgiye açlığın zirvesinde miyiz?
Türkiye başkanlık sistemiyle birlikte daha güçlü bir ülke olmak için hedef büyüttü.Başkanlık sisteminde bürokratik engeller ortadan kalktığı için artık her siyasi veya ekonomik karar çok hızlı alınabilecek.Ancak alınacak kararların vatandaşa olumlu yansıması noktasında zamana ihtiyaç var. Önce devlet güçlenecek ki millet güçlensin.Türkiye'nin hedef büyütmesinden güçlenmesinden rahatsızlık duyanlar var.Başta ABD'den olmak üzere Avrupa'dan da ekonomik ambargolara geçici de olsa maruz kalabiliriz.Türkiye kendisine yapılmak istenen kuşatmanın farkında ve öncelikle kendi içindeki dışa bağımlı ihanet odaklarının sesini kesecek.Bu ülkenin ekmeğini yiyip,suyunu içip bu vatana ihanet edenler en sert şekilde bedelini ödeyeceklerdir.
Türkiye'nin geleceği gençlerdedir.Gençlerimizin dini duygularını istismar edip onları kendi çıkar ve menfaatleri doğrultusunda,devlete karşı çıkan birer militan haline getiren, tüm şer odakları yasalar dairesinde ortadan kaldırılmalıdır.
İngiltere'de bir teknoloji firmasının yöneticisi olan Richard Browning “kısmen” uçabilen mont yaparken bizdeki Cübbeli Ahmet Hoca ''Zinhar bizim sohbetlerin korsan cd'sini almayın hakkımızı helal etmeyiz'' diyor aradaki farkı bir düşünün.Birisi montu giydiğinde uçururken diğeri vaazlarıyla uçuruyor.Gençlerimiz doğru İslami bilgi almalı cd değil.Sadece bu değil.Adnan Hoca denen akıl sağlığı yerinde olmayan bir kişi sözde din eğitimi verdiğini söyleyerek, alıcısı olan bir pazarda müşteri sıkıntısı çekmiyor.Adnan Oktar denilen sözde Hoca ağına düşürdüğü güzel kızlarımızı yakışıklı,akıllı,bilgili gençlerimizi etrafında topluyor oynatıyor,zıplatıyor paralarını alıyor, fuhuşa zorluyor,kurduğu tuzaklara alet ediyor bunları da gizli kapaklı değil milyonların gözü önünde yapıyor. Ancak yıl 2018'e geliyor.Bugün kendisine dokunuluyor,kulağından tutuluyor,yargı önüne çıkarılıyor.Bakıyorsun orada da dini duygular istismar edilmiş, gençler dinle uyuşturulmuş, kendi emellerine giden yolda bağımlı haline getirilmiş.FETÖ'de de aynı şeyler olmadı mı ? Adama bakıyorsun profesör ama aklı kirada, bir diğeri pilot olmuş,devlet uçağını,güvenliğini teslim etmiş ama vatanhaini milletin üzerine bomba atıyor.Bunların tamamı,bu insanların tamamı din kullanılarak yapıldı.Statüsü konumu fark etmiyor generali bile emir eri yapan bu yapılardan söz ediyoruz. Tehlike tahmin edilenden çok daha büyük. Peki bunların sebebi nedir ? Nasıl oluyor da devletin önemli kademelerine gelen bu insanlar ihanet içinde olabiliyor ? Tek bir sebebi var doğru dini bilgiyi almamaları.İşin temelinde bu yatıyor.Ortaya çıkan bir diğer gerçekte şudur yediden yetmişe hepimiz doğru dini bilgiye açız.Peki nerede bu doğru bilgiler? kimden öğreneceğiz ? sorusuna gelince arayış başlıyor.İşte burada cemaatler,tarikatlar devreye giriyor.Ya dini öğrenme isteğiyle yada öğrenimine verilecek desteğin karşılanmasıyla kim hangi tarikata veya cemaate girmek istiyorsa orayı tercih ediyor yada ettiriliyor.Sonra tamamen oraya bağlanıyor.Bu konuda elbette en büyük yanlış geçmişten bu yana gelen hükümetlerindir.Oy kaygısıyla siz buralardan beklenti içerisine girerseniz elbette onlarda hükümetlerden beklenti içine girerler ki her dönemde girmişlerdir.Bugün başka bir tarih yazılıyor. Sadece din işiyle ilgilenen,siyasete,ticarete bulaşmayan tarikatlar,devlet kontrolünde olmak şartıyla açık kalabilirler ancak temeli ticaret üzerine kurulu olanların varlığı Türkiye Cumhuriyeti devleti açısından çok ama çok büyük tehlikedir.15 Temmuz gerçeği dağ gibi önümüzde duruyor.Eğer gerçekten mesele dini öğretmekse parayla,pulla,servetle,holdingle ne işi olur bir cemaatin yada tarikatin ? Din işleri Allah rızası için yapılır para için değil bunu öğrenmemiz erken olmadı ancak önlem almak için çok geç kalmış sayılmayız.