Katil İsrail İletişim Bakanı Shlomo Karhi, işgal altındaki Doğu Kudüs’te bulunan Mescid-i Aksa’ya, Filistin topraklarını gasbettiği iddia edilen İsrailli yerleşimcilerle birlikte baskın düzenledi. Karhi, Aksa’nın Batı Duvarı (Burak Duvarı ya da Ağlama Duvarı) altında bulunan tünellerden birinde ritüeller gerçekleştirdi.
Haber Giriş Tarihi: 30.12.2024 07:27
Haber Güncellenme Tarihi: 30.12.2024 07:28
Kaynak:
Haber Merkezi
Haberyazilimi.com
Karhi, baskına ilişkin sosyal medya platformu X’te yaptığı paylaşımda, “İsrail ordusunun her cephede zaferler kazandığı bu günlerde, Midraş’taki ‘Gelecekte Kudüs’ün kapıları Şam’ın kapılarına ulaşacak’ sözü aklıma geliyor.” ifadelerine yer verdi.
HAMAS’TAN SERT TEPKİ
Hamas, İsrail İletişim Bakanı Karhi’nin Mescid-i Aksa’ya düzenlediği baskını kınadı ve yaptığı açıklamaları "tehlikeli" olarak nitelendirdi.
Hamas tarafından yapılan açıklamada, Karhi’nin baskını ve "Şam kapılarına ulaşma" ifadelerinin İsrail’in "sömürgeci ve yayılmacı niyetlerini" bir kez daha gözler önüne serdiği belirtildi. Hamas, bu durumu "Arap topraklarına yönelik saldırgan hırsların teyidi" olarak değerlendirirken, bölge ülkelerine ve halklarına İsrail’in politikalarına karşı birlik çağrısı yaptı.
Gazze Şeridi’nde süregelen İsrail saldırılarına da dikkat çeken Hamas, Filistin halkına yönelik devam eden "soykırımın" durdurulması için acil uluslararası müdahale çağrısında bulundu.
MESCİD-İ AKSA’NIN STATÜKOSU
Ürdün, 1994 yılında İsrail ile imzaladığı Vadi Araba Anlaşması kapsamında Kudüs’teki dini işlerden sorumlu ülke olarak kabul ediliyor. 2013 yılında Ürdün Kralı 2. Abdullah ile Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas arasında yapılan anlaşmaya göre ise Kudüs ve buradaki kutsal mekanların savunulması ve vesayet hakkı Ürdün’e ait.
Bu anlaşma gereği, Mescid-i Aksa; Ürdün Vakıflar, İslami İşler ve Mukaddesat Bakanlığına bağlı Kudüs İslami Vakıflar İdaresinin himayesi altında bulunuyor. Ancak 2003 yılından bu yana İsrail’in tek taraflı kararıyla, İsrailli yerleşimciler polis eşliğinde Mescid-i Aksa’ya girerek Müslümanların kutsal mabedinde dini ritüeller gerçekleştiriyor.
İsrail yönetimi, Mescid-i Aksa’da "sadece Müslümanların ibadet edebildiği, diğer dinlerin mensuplarınınsa yalnızca ziyaret edebileceği" statükonun korunduğunu öne sürüyor. Buna rağmen, fanatik Yahudi yerleşimcilerin İsrail polisi korumasında gerçekleştirdiği baskınlar sırasında dua etmeleri ve dini ritüeller yapmaları, sık sık kameralara yansıyor.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Karhi’den Mescid-i Aksa’ya baskın!
Katil İsrail İletişim Bakanı Shlomo Karhi, işgal altındaki Doğu Kudüs’te bulunan Mescid-i Aksa’ya, Filistin topraklarını gasbettiği iddia edilen İsrailli yerleşimcilerle birlikte baskın düzenledi. Karhi, Aksa’nın Batı Duvarı (Burak Duvarı ya da Ağlama Duvarı) altında bulunan tünellerden birinde ritüeller gerçekleştirdi.
Karhi, baskına ilişkin sosyal medya platformu X’te yaptığı paylaşımda, “İsrail ordusunun her cephede zaferler kazandığı bu günlerde, Midraş’taki ‘Gelecekte Kudüs’ün kapıları Şam’ın kapılarına ulaşacak’ sözü aklıma geliyor.” ifadelerine yer verdi.
HAMAS’TAN SERT TEPKİ
Hamas, İsrail İletişim Bakanı Karhi’nin Mescid-i Aksa’ya düzenlediği baskını kınadı ve yaptığı açıklamaları "tehlikeli" olarak nitelendirdi.
Hamas tarafından yapılan açıklamada, Karhi’nin baskını ve "Şam kapılarına ulaşma" ifadelerinin İsrail’in "sömürgeci ve yayılmacı niyetlerini" bir kez daha gözler önüne serdiği belirtildi. Hamas, bu durumu "Arap topraklarına yönelik saldırgan hırsların teyidi" olarak değerlendirirken, bölge ülkelerine ve halklarına İsrail’in politikalarına karşı birlik çağrısı yaptı.
Gazze Şeridi’nde süregelen İsrail saldırılarına da dikkat çeken Hamas, Filistin halkına yönelik devam eden "soykırımın" durdurulması için acil uluslararası müdahale çağrısında bulundu.
MESCİD-İ AKSA’NIN STATÜKOSU
Ürdün, 1994 yılında İsrail ile imzaladığı Vadi Araba Anlaşması kapsamında Kudüs’teki dini işlerden sorumlu ülke olarak kabul ediliyor. 2013 yılında Ürdün Kralı 2. Abdullah ile Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas arasında yapılan anlaşmaya göre ise Kudüs ve buradaki kutsal mekanların savunulması ve vesayet hakkı Ürdün’e ait.
Bu anlaşma gereği, Mescid-i Aksa; Ürdün Vakıflar, İslami İşler ve Mukaddesat Bakanlığına bağlı Kudüs İslami Vakıflar İdaresinin himayesi altında bulunuyor. Ancak 2003 yılından bu yana İsrail’in tek taraflı kararıyla, İsrailli yerleşimciler polis eşliğinde Mescid-i Aksa’ya girerek Müslümanların kutsal mabedinde dini ritüeller gerçekleştiriyor.
İsrail yönetimi, Mescid-i Aksa’da "sadece Müslümanların ibadet edebildiği, diğer dinlerin mensuplarınınsa yalnızca ziyaret edebileceği" statükonun korunduğunu öne sürüyor. Buna rağmen, fanatik Yahudi yerleşimcilerin İsrail polisi korumasında gerçekleştirdiği baskınlar sırasında dua etmeleri ve dini ritüeller yapmaları, sık sık kameralara yansıyor.
Çok Okunanlar