Kış mevsiminin çok sert geçmesiyle beraber, hava durumu ne kadar değişkenlik gösterse de, her halükarda en çok yıpranan cildimiz oluyor. Cildimize bu soğuk kış günlerinde iyi bakmazsak; kurur, yıpranır, çatlamalar oluşur ve kırışıklıkların artmasına dümdüz bir yol açmış oluruz.

Soğuk ve kuru hava, rüzgâr, ayaz gibi hava olayları cildimize zarar verebilen faktörler. Gel gelelim bu tip hava olaylarından, mevsim kış iken en güzel giysimizi nasıl koruyabileceğimize…

Şimdi öncelikle şunu söyleyeyim, bol bol nemlendirici krem sürersek, cildimizin kurumasını engellemiş oluruz gibi düşüncelerinizi hemen çürütmek isterim. Ola ki çok fazla nemlendirici kullanırsanız, cildiniz bu seferde yağlanmaya sebep olur ve sivilce çıkmasına yol açmış olursunuz. Keskin sirke küpüne zarar ise fazla nemlendirici de cildimize zarar :)

Yazın o sürdüğünüz güneş koruyucularını raflara sakın kaldırmayın. Uzmanlar kış aylarında da güneş koruyucu kullanılmasını şiddetle hatta böyle avazları çıkacakmışçasına kadar öneriyorlar. ‘'Kışın güneş mi var da süreceğiz'' demeyin, uzmanları dinleyin :)

Buz gibi havalarda sıcacık suyun altında duş almak biliyorum çok keyifli, ancak aşırı derecede sıcak su ile duş almak cilde ciddi zarar vermekle kalmayıp aynı zamanda o güzelim cildimizde bulunan koruyucu yağları yok ediyor. Bu yüzden güzel cilt demek, ılık su demek…

Aloe vera bitkisini hiç duydunuz mu? İşte şimdi duydunuz! Aleo vera bitkisinde bulunan jeli cildimize uyguladığımızda, sert rüzgârın bıraktığı o kuruluğu, o acı hissini bir anda alıverecek. Kullanımı da oldukça kolay! Sadece bir tane koparıp, ortadan ikiye kırdığınızda çıkan jeli yüzünüze sürüp sonrasında yıkamak, hepsi bu kadar :)

Bir de el ve ayak bakımı da var. Onu unuttum sanmayın. El ve ayakların yumuşacık böyle pamuk gibi olmasını istiyorsanız, vazelin gibi kremleri gün içinde birden fazla kullanarak, daha canlı bir görüntüye ulaşabilirsiniz.