FETÖ eliyle Erdoğan'ı bitirme hayali kuran lider kim?
Türkiye tarihinde ilk defa kararlı bir şekilde kanserli hücrelerini temizleme iradesini ortaya koymuştur. Bu mücadele Türkiye devletinin varoluş mücadelesidir. FETÖ terör örgütü sanki 14 yılda peydahlanmış gibi konuşanlar en az FETÖ'cüler kadar tehlikelidir. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ‘‘Ne istediniz de vermedik'' sözünü idrak edemeyen urlu beyinler şu gerçeği görmezden geliyorlar. FETÖ terör örgütünün temelleri 1960'larda atıldı, o günden bugüne kadar her hükümetle ilişkileri olmuştur asıl güçlenme dönemleri hem Cumhurbaşkanlığı hemde Başbakanlık yapan rahmetli devlet büyüklerimiz Süleyman Demirel ve Turgut Özal dönemlerinde olmuştur. Rahmetli Başbakanımız Bülent Ecevit bunları her ortamda övmüş yol vermiştir. Şimdi kalkıp da FETÖ AK Parti döneminde güçlendi demek düpedüz FETÖ'cülüğün daniskasıdır. Evet diğer Hükümetler gibi bu Hükümette FETÖ'yü islami bir hareket olarak görmüştür ancak 17-25 Aralık darbe girişimiyle FETÖ'nün terör örgütü olduğunu anlamıştır. 15 Temmuz Darbe girişimine kalkışmalarıyla ise Tüm Türkiye FETÖ'nün kanlı, zalim, hain bir terör örgütü olduğuna şahit olmuştur.
FETÖ terör örgütü Başbakanı, Cumhurbaşkanını, MİT'i ,seçilmiş Hükümeti, bakanları, milletvekillerini, siyasi parti liderlerimizi kayda değer her kim varsa dinlediler. Kendilerine savaş açan herkim varsa namussuzca elde ettikleri bu kayıtları yayınladılar. Devlete, millete,hükümete,Başbakana ,Cumhurbaşkanına herkese saldırdılar. Anamuhalefet lideri Sayın Baykal'ın istifasına sebep oldular. Cumhurbaşkanımız Erdoğan sayesinde maskeleri düştü gerçekler ortaya çıktı eğer Sayın Erdoğan'ın güçlü liderliği olmasaydı 15 Temmuz'da tanklarla yapamadıklarını 5 yıl sonra tek mermi patlatmadan devlete sızan hainleriyle birlikte sessiz ve sedasız yapacaklardı.
Şuan içinde bulunduğumuz durum Türkiye'nin kurtuluş savaşıdır. Cesaretli bir başkomutanımız var diye bütün sorumluluğu ona yüklemek vicdani değildir herkes elini taşın altına koymak zorundadır. FETÖ tehlikesi geçmemiştir, hala varlığını korumaktadır. Bunların kökü kazılıncaya, evleri yıkılıncaya, yaptıkları ihanetin bedeli ödetilinceye kadar mücadele durmamalıdır. En küçük FETÖ'cü bile gözden kaçmamalıdır.15 Temmuz darbe girişiminde şehit olan vatan evlatlarının ruhlarını incitmeye hiçkimsenin hakkı yoktur.
Devletimizin FETÖ'yle mücadelesi algı operasyonlarıyla sulandırılmaya çalışılıyor. Yok efendim işte hukuk içinde mücadele edilmeliymiş, ulan 50 yıldır sinsice yapılanan ,vatanhainlerinin günahını 14 yıllık iktidara yüklemeyi biliyorsun da neden çıkıp adam gibi bu suç siyaset kurumunda bulunan herkesindir deme cesaretini gösteremiyorsun. Çünkü mesele farklı işi basitleştirmek. İnsanlar bu vatan için bilerek ölüme yürüyüp şehit oldular şimdi 3-5 gün yanlış gözaltı olmuş diye ‘herkesi FETÖ'den içeri atıyorlar' diyenlerin FETÖ'cülerden farkı yoktur. FETÖ tekrar ayağa kalkarsa Türkiye Cumhuriyeti diye bir yer olmayacak mesele bu kadar önemlidir.
Sayın Kemal Kılıçdaroğlu 16.02.2011'de Polat Otel'de ekonomi yazarlarıyla ve Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Genişletilmiş Başkanlar Kurulu toplantısına katıldı. “Telefon dinleme ayıbını iktidar yapıyorsa bunun sorumlusu ben miyim? Benim telefonlarım dinleniyor arkadaşlar. Ne söylemişim? Benim telefonlarım, evimin telefonları, çocuklarımın telefonları dinleniyor. Bunun adına ileri demokrasi diyorlar. Ne söyleyebilirim?” demişti. Bugüne baktığımızda 2011'den bu yana FETÖ telefonlarını dinlediği, kayda aldığı herkese iftira attı veya büyük zarar verdi. Sayın Kılıçdaroğlu'na
sormak lazım FETÖ'de olduğu kesinleşen sizinle ilgili bu kayıtlarda hangi özel görüşmeleriniz var. Eğer böyle bir durum varsa ve bu sizin için tehlike arz ediyorsa bu sebepten dolayı FETÖ tarafından kayıtların açıklanmasıyla ilgili tehdit altındaysanız hiç korkmayın Türkiye Cumhuriyeti devleti herşeye rağmen bunların kökünü kazıyacaktır. Kılıçdaroğlu ile ilgili böyle bir kanaat oluşmasının sebebi FETÖ'yle ilgili açıklamalarıdır. Sanırım bir açıklama yapar ve soru işaretlerini ortadan kaldırır.
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Barış Aydın
Erdoğan’ı bitirme hayali kuran lider kim?
FETÖ eliyle Erdoğan'ı bitirme hayali kuran lider kim?
Türkiye tarihinde ilk defa kararlı bir şekilde kanserli hücrelerini temizleme iradesini ortaya koymuştur. Bu mücadele Türkiye devletinin varoluş mücadelesidir. FETÖ terör örgütü sanki 14 yılda peydahlanmış gibi konuşanlar en az FETÖ'cüler kadar tehlikelidir. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ‘‘Ne istediniz de vermedik'' sözünü idrak edemeyen urlu beyinler şu gerçeği görmezden geliyorlar. FETÖ terör örgütünün temelleri 1960'larda atıldı, o günden bugüne kadar her hükümetle ilişkileri olmuştur asıl güçlenme dönemleri hem Cumhurbaşkanlığı hemde Başbakanlık yapan rahmetli devlet büyüklerimiz Süleyman Demirel ve Turgut Özal dönemlerinde olmuştur. Rahmetli Başbakanımız Bülent Ecevit bunları her ortamda övmüş yol vermiştir. Şimdi kalkıp da FETÖ AK Parti döneminde güçlendi demek düpedüz FETÖ'cülüğün daniskasıdır. Evet diğer Hükümetler gibi bu Hükümette FETÖ'yü islami bir hareket olarak görmüştür ancak 17-25 Aralık darbe girişimiyle FETÖ'nün terör örgütü olduğunu anlamıştır. 15 Temmuz Darbe girişimine kalkışmalarıyla ise Tüm Türkiye FETÖ'nün kanlı, zalim, hain bir terör örgütü olduğuna şahit olmuştur.
FETÖ terör örgütü Başbakanı, Cumhurbaşkanını, MİT'i ,seçilmiş Hükümeti, bakanları, milletvekillerini, siyasi parti liderlerimizi kayda değer her kim varsa dinlediler. Kendilerine savaş açan herkim varsa namussuzca elde ettikleri bu kayıtları yayınladılar. Devlete, millete,hükümete,Başbakana ,Cumhurbaşkanına herkese saldırdılar. Anamuhalefet lideri Sayın Baykal'ın istifasına sebep oldular. Cumhurbaşkanımız Erdoğan sayesinde maskeleri düştü gerçekler ortaya çıktı eğer Sayın Erdoğan'ın güçlü liderliği olmasaydı 15 Temmuz'da tanklarla yapamadıklarını 5 yıl sonra tek mermi patlatmadan devlete sızan hainleriyle birlikte sessiz ve sedasız yapacaklardı.
Şuan içinde bulunduğumuz durum Türkiye'nin kurtuluş savaşıdır. Cesaretli bir başkomutanımız var diye bütün sorumluluğu ona yüklemek vicdani değildir herkes elini taşın altına koymak zorundadır. FETÖ tehlikesi geçmemiştir, hala varlığını korumaktadır. Bunların kökü kazılıncaya, evleri yıkılıncaya, yaptıkları ihanetin bedeli ödetilinceye kadar mücadele durmamalıdır. En küçük FETÖ'cü bile gözden kaçmamalıdır.15 Temmuz darbe girişiminde şehit olan vatan evlatlarının ruhlarını incitmeye hiçkimsenin hakkı yoktur.
Devletimizin FETÖ'yle mücadelesi algı operasyonlarıyla sulandırılmaya çalışılıyor. Yok efendim işte hukuk içinde mücadele edilmeliymiş, ulan 50 yıldır sinsice yapılanan ,vatanhainlerinin günahını 14 yıllık iktidara yüklemeyi biliyorsun da neden çıkıp adam gibi bu suç siyaset kurumunda bulunan herkesindir deme cesaretini gösteremiyorsun. Çünkü mesele farklı işi basitleştirmek. İnsanlar bu vatan için bilerek ölüme yürüyüp şehit oldular şimdi 3-5 gün yanlış gözaltı olmuş diye ‘herkesi FETÖ'den içeri atıyorlar' diyenlerin FETÖ'cülerden farkı yoktur. FETÖ tekrar ayağa kalkarsa Türkiye Cumhuriyeti diye bir yer olmayacak mesele bu kadar önemlidir.
Sayın Kemal Kılıçdaroğlu 16.02.2011'de Polat Otel'de ekonomi yazarlarıyla ve Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Genişletilmiş Başkanlar Kurulu toplantısına katıldı. “Telefon dinleme ayıbını iktidar yapıyorsa bunun sorumlusu ben miyim? Benim telefonlarım dinleniyor arkadaşlar. Ne söylemişim? Benim telefonlarım, evimin telefonları, çocuklarımın telefonları dinleniyor. Bunun adına ileri demokrasi diyorlar. Ne söyleyebilirim?” demişti. Bugüne baktığımızda 2011'den bu yana FETÖ telefonlarını dinlediği, kayda aldığı herkese iftira attı veya büyük zarar verdi. Sayın Kılıçdaroğlu'na
sormak lazım FETÖ'de olduğu kesinleşen sizinle ilgili bu kayıtlarda hangi özel görüşmeleriniz var. Eğer böyle bir durum varsa ve bu sizin için tehlike arz ediyorsa bu sebepten dolayı FETÖ tarafından kayıtların açıklanmasıyla ilgili tehdit altındaysanız hiç korkmayın Türkiye Cumhuriyeti devleti herşeye rağmen bunların kökünü kazıyacaktır. Kılıçdaroğlu ile ilgili böyle bir kanaat oluşmasının sebebi FETÖ'yle ilgili açıklamalarıdır. Sanırım bir açıklama yapar ve soru işaretlerini ortadan kaldırır.