Geçtiğimiz hafta "FETÖ'nün YeniBalkanlar stratejisi" başlıklı yazımda sözünü ettiğim BESA Partisi'nden bir yetkili kendilerine yöneltilen FETÖ ile ilişkili iddialara cevap verdi. Beş milletvekiline sahip BESA'nın yetkilisi, hükümetin kurulma aşamasında oldukları için hassas bir süreçten geçtiklerini belirtiyor ve şöyle diyordu:
"BESA iki yıllık genç bir parti. Kısa sürede önemli bir başarı elde etti. Bugün 5 milletvekiline sahibiz. Bu Makedonya'da küçümsenmeyecek önemli bir güç. Bunu sindiremiyorlar. Bu gücü daha da önemli kılan partimizin Türkiye ile sıcak ilişkileri ve dostça yaklaşımı... İşin doğrusu tam da buyüzden haksız suçlamalara, ithamlaramuhatap oluyoruz.
FETÖ ile ilişkili olduğumuz iddiasına gelince... Yalan ve hiçbir dayanağı yok. FETÖ'cülerin burada açtıkları Yahya Kemal Okulları'na geçmişte herkes çocuklarını gönderdi. Bizim arkadaşlarımız da gönderdi. Ama onların yüzü açığa çıkınca ilk önce bizler tavır aldık. Onlardan bir tek kişinin BESA ile ilişkisi yok ve olamaz. Biz15 Temmuz darbe girişiminden sonraburada Fetullahçıları 'terör örgütü'olarak niteleyen ilk partiyiz. Tüm bunlar şunu gösteriyor, BESA'nın seçimlerde etkili olması ve Türkiye ile ilişkilerini daha da güçlendirmesi onları korkutuyor. Bu yüzden bize karşı negatif propaganda yapıyorlar. Sizin köşenize de yansıyan bu iddiaların haksız ve dayanaksız olduğunun kamuoyunca bilinmesini istiyoruz."
Bu cevapla, yapılan haksızlık biraz olsun giderildiği gibi önemli bir tartışmanın da kapısı aralandı. O da şu: FETÖBalkanlar'ı yeni ağırlık merkezi yapmakistiyor. Elbette onlara karşı başta Maarif Vakfı ve Yunus Emre Enstitüsü olmak üzere TİKA ve Diyanet İşleri Başkanlığı gibi kurumlar da önemli işler yapıyor. Ama yetmez. Devreye iş ve sivil toplum örgütlerinin, farklı siyasi partilerin de girmesi gerekiyor.
Yalçın Topçu ve Abdullah Kederoğlu
Önceki akşam eski Kültür ve Turizm Bakanı, şimdi Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Yalçın Topçu'nun konuşmacı olduğu kaz yemekli bir toplantıya katıldım.
Karslı hemşerimiz, Karsspor'un da başkanlığını yapan işadamı MuharremYıldız'ın Beylikdüzü Maya Restoran'da ev sahipliğini yaptığı yemekte Başdanışman Topçu, referandumla ilgili düşüncelerini paylaştı. Topçu Cumhurbaşkanlığı sisteminin ne getireceğini şöyle anlattı: "Önümüze gelecek sandıkta biz birpartiyi, onun yönetim anlayışını, şeklinideğil, hükümet sistemini değiştireceğiz. Artık egemenlik millete geçecek. Referandumda milletimizin desteğiyle sistem resetlenecek, devlet ve millet olarak özümüze döneceğiz. Kendi sistemimizi kendimiz kuracağız. Darbecilerin yazdırdığı anayasadaki hükümet sistemini savunmak demokratlıkla bağdaşmaz.
Türkiye'nin fırsatçı değil sorumlu ve pozitif muhalefete ihtiyacı var."
Yemeğin önemli konuklarından biri de ülkücü hareketin 70'li yıllardaki etkili isimlerinden Abdullah Kederoğlu'ydu. Kederoğlu, bu referandumun Türkiye için önemine dikkat çekiyor ve sözü MHP'ye getiriyordu:
"Bu referandumda MHP'ye büyük görev düşüyor. Önemli bir rol üstlendi. Birebir insanlarla konuşulduğunda da etkili olduklarını gördüm. Bu yüzden MHP tezini sokağa iyianlatırsa, referandum çok rahat geçer. Buna Türkiye'nin ihtiyacı var."
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Mahmut Övür
Makedonya’nın BESA Partisi’nden FETÖ cevabı
Geçtiğimiz hafta "FETÖ'nün Yeni Balkanlar stratejisi" başlıklı yazımda sözünü ettiğim BESA Partisi'nden bir yetkili kendilerine yöneltilen FETÖ ile ilişkili iddialara cevap verdi. Beş milletvekiline sahip BESA'nın yetkilisi, hükümetin kurulma aşamasında oldukları için hassas bir süreçten geçtiklerini belirtiyor ve şöyle diyordu:
"BESA iki yıllık genç bir parti. Kısa sürede önemli bir başarı elde etti. Bugün 5 milletvekiline sahibiz. Bu Makedonya'da küçümsenmeyecek önemli bir güç. Bunu sindiremiyorlar. Bu gücü daha da önemli kılan partimizin Türkiye ile sıcak ilişkileri ve dostça yaklaşımı... İşin doğrusu tam da bu yüzden haksız suçlamalara, ithamlara muhatap oluyoruz.
FETÖ ile ilişkili olduğumuz iddiasına gelince... Yalan ve hiçbir dayanağı yok. FETÖ'cülerin burada açtıkları Yahya Kemal Okulları'na geçmişte herkes çocuklarını gönderdi. Bizim arkadaşlarımız da gönderdi. Ama onların yüzü açığa çıkınca ilk önce bizler tavır aldık. Onlardan bir tek kişinin BESA ile ilişkisi yok ve olamaz. Biz 15 Temmuz darbe girişiminden sonra burada Fetullahçıları 'terör örgütü' olarak niteleyen ilk partiyiz. Tüm bunlar şunu gösteriyor, BESA'nın seçimlerde etkili olması ve Türkiye ile ilişkilerini daha da güçlendirmesi onları korkutuyor. Bu yüzden bize karşı negatif propaganda yapıyorlar. Sizin köşenize de yansıyan bu iddiaların haksız ve dayanaksız olduğunun kamuoyunca bilinmesini istiyoruz."
Bu cevapla, yapılan haksızlık biraz olsun giderildiği gibi önemli bir tartışmanın da kapısı aralandı. O da şu: FETÖ Balkanlar'ı yeni ağırlık merkezi yapmak istiyor. Elbette onlara karşı başta Maarif Vakfı ve Yunus Emre Enstitüsü olmak üzere TİKA ve Diyanet İşleri Başkanlığı gibi kurumlar da önemli işler yapıyor. Ama yetmez. Devreye iş ve sivil toplum örgütlerinin, farklı siyasi partilerin de girmesi gerekiyor.
Yalçın Topçu ve Abdullah Kederoğlu
Önceki akşam eski Kültür ve Turizm Bakanı, şimdi Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Yalçın Topçu'nun konuşmacı olduğu kaz yemekli bir toplantıya katıldım.
Karslı hemşerimiz, Karsspor'un da başkanlığını yapan işadamı Muharrem Yıldız'ın Beylikdüzü Maya Restoran'da ev sahipliğini yaptığı yemekte Başdanışman Topçu, referandumla ilgili düşüncelerini paylaştı. Topçu Cumhurbaşkanlığı sisteminin ne getireceğini şöyle anlattı:
"Önümüze gelecek sandıkta biz bir partiyi, onun yönetim anlayışını, şeklini değil, hükümet sistemini değiştireceğiz.
Artık egemenlik millete geçecek. Referandumda milletimizin desteğiyle sistem resetlenecek, devlet ve millet olarak özümüze döneceğiz. Kendi sistemimizi kendimiz kuracağız. Darbecilerin yazdırdığı anayasadaki hükümet sistemini savunmak demokratlıkla bağdaşmaz.
Türkiye'nin fırsatçı değil sorumlu ve pozitif muhalefete ihtiyacı var."
Yemeğin önemli konuklarından biri de ülkücü hareketin 70'li yıllardaki etkili isimlerinden Abdullah Kederoğlu'ydu. Kederoğlu, bu referandumun Türkiye için önemine dikkat çekiyor ve sözü MHP'ye getiriyordu:
"Bu referandumda MHP'ye büyük görev düşüyor. Önemli bir rol üstlendi. Birebir insanlarla konuşulduğunda da etkili olduklarını gördüm.
Bu yüzden MHP tezini sokağa iyi anlatırsa, referandum çok rahat geçer. Buna Türkiye'nin ihtiyacı var."