Psikolojik rahatsızlıklar modern çağda bireylerin hayatını etkileyen en önemli sorunlarından biri. Gelişmiş Batı ülkelerinden tutun üçüncü dünya ülkelerine kadar tüm dünyada kitleler maalesef mutsuz ve psikolojik problemler ile boğuşmakta. Dünya Mutluluk Endeksi raporu 2022 itibariyle onuncu yılını doldurdu, bu yıl da mutluluk endeksinde en üst sıralar İskandinav ülkelerinde yaşayanlara ait. Türkiye ise bu yıl en mutlu ülkeler arasında yine çok gerilerde ve 112. sırada.
Mutluluk endeksinde son sıralarda yer alan ülkelerin bazıları şöyle:
Mutlu hissetmek şüphesiz psikolojik olarak iyi ve sağlıklı olma ile doğru orantılıdır. Küresel olarak depresyon ve anksiyete gibi rahatsızlıkların görülme sıklığının artmasına rağmen son yıllarda mutlu olabilme adına olumlu gelişmeler de mevcut. Gerek farmakolojik (ilaç tedavisi) olarak gerekse terapiler yardımıyla psikolojik hastalıkların hemen hepsinin kalıcı tedavisi mümkün. Sanat terapisi psikolojik sorunlar yaşayan hastaların iyileşmesi amacıyla uygulanan modern bir tedavi şekli. Sanat terapisi tedavide doğrudan sanatın iyileştirici gücünden yararlanmaktadır. “Sanatçının Yolu” adlı kitabın yazarı Julia Cameron'un dediği gibi, “Sanat; içimizdeki sandıkları ve yüklükleri açar. Mahzenleri ve tavan aralarını havalandırır. Bizi iyileştirir”. Sanat terapisi genel anlamda, danışanların hayal dünyasını bir araç olarak kullanan psikolojik bir tedavi yöntemidir. Kişilerin günlük streslerini ve travmatik olayların etkilerini azaltmak üzere geliştirilen bu tedavi yönteminde resim gibi sanatsal aktiviteler sayesinde hastalar, iç dünyalarını ve bilinçaltlarını daha kolay ifade etmektedirler.
Bireylerin herhangi bir sanat dalıyla uğraşması onları hayatın günlük stresinden uzaklaştırırken aynı zamanda estetik bir ürün yaratmanın keyfini ve takdir edilmenin gururunu da yaşatır ve bireylerin bu sayede özgüveni de artmış olur. Sanat ve terapi bireyin içindekini dışa vurabilme fırsatını sunması açısından birbirine benzer. İçe atılan sıkıntıların sanatsal faaliyetler ile dışa aktarımı zihinlere canlılık katar. Mutlu olmak bir eylem ise bu eylem için en önemli gereklerin başında meşguliyet ve boş durmamak yer alır, bu anlamda sanatsal faaliyetler önemli bir role sahiptir.
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Dr. Begüm Burak
Mutlu hissetmek ve sanat
Psikolojik rahatsızlıklar modern çağda bireylerin hayatını etkileyen en önemli sorunlarından biri. Gelişmiş Batı ülkelerinden tutun üçüncü dünya ülkelerine kadar tüm dünyada kitleler maalesef mutsuz ve psikolojik problemler ile boğuşmakta. Dünya Mutluluk Endeksi raporu 2022 itibariyle onuncu yılını doldurdu, bu yıl da mutluluk endeksinde en üst sıralar İskandinav ülkelerinde yaşayanlara ait. Türkiye ise bu yıl en mutlu ülkeler arasında yine çok gerilerde ve 112. sırada.
Mutluluk endeksinde son sıralarda yer alan ülkelerin bazıları şöyle:
-Zambiya
-Malawi
-Tanzanya
-Ruanda
-Zimbabve
-Lübnan
-Afganistan
Mutlu hissetmek şüphesiz psikolojik olarak iyi ve sağlıklı olma ile doğru orantılıdır. Küresel olarak depresyon ve anksiyete gibi rahatsızlıkların görülme sıklığının artmasına rağmen son yıllarda mutlu olabilme adına olumlu gelişmeler de mevcut. Gerek farmakolojik (ilaç tedavisi) olarak gerekse terapiler yardımıyla psikolojik hastalıkların hemen hepsinin kalıcı tedavisi mümkün. Sanat terapisi psikolojik sorunlar yaşayan hastaların iyileşmesi amacıyla uygulanan modern bir tedavi şekli. Sanat terapisi tedavide doğrudan sanatın iyileştirici gücünden yararlanmaktadır. “Sanatçının Yolu” adlı kitabın yazarı Julia Cameron'un dediği gibi, “Sanat; içimizdeki sandıkları ve yüklükleri açar. Mahzenleri ve tavan aralarını havalandırır. Bizi iyileştirir”.
Sanat terapisi genel anlamda, danışanların hayal dünyasını bir araç olarak kullanan psikolojik bir tedavi yöntemidir. Kişilerin günlük streslerini ve travmatik olayların etkilerini azaltmak üzere geliştirilen bu tedavi yönteminde resim gibi sanatsal aktiviteler sayesinde hastalar, iç dünyalarını ve bilinçaltlarını daha kolay ifade etmektedirler.
Bireylerin herhangi bir sanat dalıyla uğraşması onları hayatın günlük stresinden uzaklaştırırken aynı zamanda estetik bir ürün yaratmanın keyfini ve takdir edilmenin gururunu da yaşatır ve bireylerin bu sayede özgüveni de artmış olur.
Sanat ve terapi bireyin içindekini dışa vurabilme fırsatını sunması açısından birbirine benzer. İçe atılan sıkıntıların sanatsal faaliyetler ile dışa aktarımı zihinlere canlılık katar. Mutlu olmak bir eylem ise bu eylem için en önemli gereklerin başında meşguliyet ve boş durmamak yer alır, bu anlamda sanatsal faaliyetler önemli bir role sahiptir.