Narin cinayetinde dikkat çeken bir detay daha! Ekipler araçtaki diğer şüphelinin peşinde
Narin cinayetinde dikkat çeken bir detay daha! Ekipler araçtaki diğer şüphelinin peşinde
Diyarbakır Bağlar’da kaybolduktan 19 gün sonra cansız bedeni bulunan 8 yaşındaki Narin Güran’ın ne zaman ve nasıl öldüğünü Adli Tıp Kurumu çözecek. Minik Narin’in katledilmesiyle ilgili ilk itiraf Nevzat Bahtiyar’dan gelmişti. Emniyet, Narin’in cesedini dereye attığını itiraf eden Bahtiyar’ın kullandığı araçta bir kişinin daha olabileceği ihtimali üzerinde duruyor.
Haber Giriş Tarihi: 10.09.2024 11:17
Haber Güncellenme Tarihi: 10.09.2024 14:17
Kaynak:
Haber Merkezi
Haberyazilimi.com
Diyarbakır'da Merkez Bağlar ilçesinin Tavşantepe Mahallesi'nde 21 Ağustos'ta kaybolan ve önceki gün Eğertutmaz Deresi'nde cansız bedenine ulaşılan 8 yaşındaki Narin Güran'ın cenaze namazı dün komşu mahalle Batıkarakoç'taki camide kılındı. İl Müftülüğünce kent merkezindeki tüm camilerde saat 10.00'da Narin Güran için sela okutuldu. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakan Yardımcısı Leman Yenigün ve AK Parti milletvekilleri törene katıldı.
Namazdan sonra Narin'in cenazesi, ambulansa konuldu. Diyarbakır Valisi Murat Zorluoğlu da tabuta omuz verdi. Tavşantepe Mezarlığı'na getirilen cenaze, gözyaşları arasında toprağa verildi. Bu sırada bazı kadınlar Kürtçe ağıt yaktı. Narin'in tabutunun üstüne beyaz duvak sarıldı, beyaz elbisesi bırakıldı. Narin'in tabutunun üstündeki duvak ve elbisesini, toprağa verildikten sonra ağabeyi Baran Güran aldı.
KESİCİ ALET VEYA BIÇAK İZİ YOK
Diyarbakır'ın Bağlar ilçesinde kaybolduktan 19 gün sonra derede cansız bedeni bulunan Narin Güran'ın (8) ön otopsi raporu ortaya çıktı. Raporda, cesette çürüme başladığı için ölüm şekli ve zamanının belirlenemediği belirtildi. Raporda Narin'in içinde olduğu çuvalda cesede ait olduğu değerlendirilen kaval kemiği bulunduğu, cansız bedeninden 91 örnek alındığı, çürüme başladığı gerekesiyle ölüm şekli ve zamanının belirlenemediği belirtildi. Kesin ölüm sebebinin Diyarbakır Adli Tıp Kurumu Biyoloji İhtisas Dairesi'nce yapılacak çalışmayla belirleneceği belirtilen raporda, şöyle denildi:
“Cenaze bütünlüğü bozulmadan önce ve cesedin içerisinde bulunduğu çuvaldan çıkarılmadan skopi işlemlerine tabi tutulduğu, radyoloji uzmanı ve adli tıp uzmanları eşliğinde gerekli incelemelerin yapıldığı, sonrasında moleküler ve genetik incelemeye esas olacak biyolojik bulgu, sürüntü örneklerinin detaylıca cesedin her noktasından olacak şekilde alındığı, ceset üzerinden alınan örneklerden istismar dahil her türlü suçu ortaya çıkaracak şekilde örneklerin alındığı, toplamda 91 adet örnek alındıktan sonra cesedin tekrar skopi işlemine tabi tutulduğu, skopi işlemi ardından klasik otopsi yapılmak üzere ceset otopsi salonuna alındı. Otopsi işlemleri yukarıda belirtilen Adli Tıp uzmanları eşliğinde yapılan işlemlerin tümü kamera kaydı alınmak suretiyle usulüne uygun bir biçimde başlanıldığı, Adli Tıp Uzmanlarınca cesedin açıldığı, sol bacak diz kapağında itibaren kopma olduğu, cesedin bulunduğu bir çuval içerisinde cesede ait olduğu değerlendirilen muhtemel kaval kemiği olduğu değerlendirilen kemiğin muhafaza altına alınarak diğer kemik parçalarının da alınarak, beraber İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığına gönderilerek, bacaktaki kopmanın sebebinin ancak burada yapılacak inceleme ile çözümlenebileceği, iç organlarda gerekli incelemelerin yapılarak numunelerin alındığı, cesedin tümü üzerinde hemen her dokudan örnek alınıldığı, alınan doku örnekleri, iç organların üzerinde patolojik çalışmalar yapılması gerektiği, saçlı doku üzerinde gerekli kimyasal incelemelerin yapılması amacıyla örneklerin alındığı, Adli Tıp Uzmanlarının ilk izlenimlerinde cesette ciddi anlamda çürüme başlamış olduğundan somut bir beyanda bulunmanın mümkün olmayacağı, yapılan otopsi işleminde bu aşamada gözle görünür bir kesici- delici alet veya ateşli silah yaralanması, iç kanama bulgusu elde edilemediği, cesetteki çürüme sebebiyle ölüm zamanına ilişkin bir beyanda da bulunulamayacağı, kesin ölüm sebebinin Diyarbakır Adli Tıp Kurumu Biyoloji İhtisas Dairesi'nce yapılacak moleküler incelemeler, patolojik çalışmalar, İstanbul Adli Tıp Kurumuna gönderilen numuneler üzerinde yapılacak incelemeler ile belirlenebileceği Adli Tıp Heyetince belirtilmiştir.”
BAKAN TUNÇ'TAN AÇIKLAMA
Diyarbakır'da Narin Güran'ın otopsi işlemleriyle Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, sosyal medya hesabından bir paylaşım yaptı. Bakan Tunç, şu ifadeleri kullandı: "Yüreğimizi yakan Narin Güran evladımızın ölümüyle ilgili Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kesin ölüm nedeninin tespit edilebilmesi amacıyla Diyarbakır Adli Tıp Kurumu'nda adli tıp uzmanlarınca sabah saat 10.30'da başlayan otopsi işlemi akşam saat 21.40'ta tamamlanmıştır. Uzman adli tıp heyeti tarafından gerçekleştirilen otopsi işleminde, alınan doku örnekleri üzerinde kimyasal, biyolojik, patolojik ve diğer bazı incelemelerin yapılması gerekmektedir. Bu nedenle alınan örneklerden bir kısmı Diyarbakır Adli Tıp Grup Başkanlığınca, bir kısmı ise İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığınca incelendikten sonra kesin ölüm sebebine ilişkin rapor düzenlenecektir."
ARKA KOLTUKTAKİ SIR
Gece 3'te itirafta bulunan Nevzat Bahtiyar'a jandarma ısrarla Narin'in arabasının arka koltuğunda kimin olduğunu sordu. Bahtiyar "Arkada, camlar siyah olduğu için dikkat etmedim, kimseyi görmedim" dedi. Narin'in cesedinin taşındığı araçta bir kişinin daha olabileceği ihtimali üzerinde duruluyor. 2 şüphelinin yanı sıra bölgede bir başkasının da olup olmadığı telefon sinyallerinden araştırılıyor.
BAZ KAYITLARI İNCELENİYOR
Jandarma ekipleri zanlının verdiği ifade doğrultusunda köyden uzaklaşıp mezarlık ile Tavşantepe Mahallesi bölgesi arasında cesedin Salim Güran'ın aracından Nevzat Bahtiyar'ın aracına nakledildiği bölgede detaylı inceleme yaptı. İki şüphelinin yanı sıra başkasının da bu bölgede baz verip vermediği ile ilgili BTK'dan alınan kayıtlar üzerinde çalışma yapıldığı öğrenildi.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Narin cinayetinde dikkat çeken bir detay daha! Ekipler araçtaki diğer şüphelinin peşinde
Diyarbakır Bağlar’da kaybolduktan 19 gün sonra cansız bedeni bulunan 8 yaşındaki Narin Güran’ın ne zaman ve nasıl öldüğünü Adli Tıp Kurumu çözecek. Minik Narin’in katledilmesiyle ilgili ilk itiraf Nevzat Bahtiyar’dan gelmişti. Emniyet, Narin’in cesedini dereye attığını itiraf eden Bahtiyar’ın kullandığı araçta bir kişinin daha olabileceği ihtimali üzerinde duruyor.
Diyarbakır'da Merkez Bağlar ilçesinin Tavşantepe Mahallesi'nde 21 Ağustos'ta kaybolan ve önceki gün Eğertutmaz Deresi'nde cansız bedenine ulaşılan 8 yaşındaki Narin Güran'ın cenaze namazı dün komşu mahalle Batıkarakoç'taki camide kılındı. İl Müftülüğünce kent merkezindeki tüm camilerde saat 10.00'da Narin Güran için sela okutuldu. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakan Yardımcısı Leman Yenigün ve AK Parti milletvekilleri törene katıldı.
Namazdan sonra Narin'in cenazesi, ambulansa konuldu. Diyarbakır Valisi Murat Zorluoğlu da tabuta omuz verdi. Tavşantepe Mezarlığı'na getirilen cenaze, gözyaşları arasında toprağa verildi. Bu sırada bazı kadınlar Kürtçe ağıt yaktı. Narin'in tabutunun üstüne beyaz duvak sarıldı, beyaz elbisesi bırakıldı. Narin'in tabutunun üstündeki duvak ve elbisesini, toprağa verildikten sonra ağabeyi Baran Güran aldı.
KESİCİ ALET VEYA BIÇAK İZİ YOK
Diyarbakır'ın Bağlar ilçesinde kaybolduktan 19 gün sonra derede cansız bedeni bulunan Narin Güran'ın (8) ön otopsi raporu ortaya çıktı. Raporda, cesette çürüme başladığı için ölüm şekli ve zamanının belirlenemediği belirtildi. Raporda Narin'in içinde olduğu çuvalda cesede ait olduğu değerlendirilen kaval kemiği bulunduğu, cansız bedeninden 91 örnek alındığı, çürüme başladığı gerekesiyle ölüm şekli ve zamanının belirlenemediği belirtildi. Kesin ölüm sebebinin Diyarbakır Adli Tıp Kurumu Biyoloji İhtisas Dairesi'nce yapılacak çalışmayla belirleneceği belirtilen raporda, şöyle denildi:
“Cenaze bütünlüğü bozulmadan önce ve cesedin içerisinde bulunduğu çuvaldan çıkarılmadan skopi işlemlerine tabi tutulduğu, radyoloji uzmanı ve adli tıp uzmanları eşliğinde gerekli incelemelerin yapıldığı, sonrasında moleküler ve genetik incelemeye esas olacak biyolojik bulgu, sürüntü örneklerinin detaylıca cesedin her noktasından olacak şekilde alındığı, ceset üzerinden alınan örneklerden istismar dahil her türlü suçu ortaya çıkaracak şekilde örneklerin alındığı, toplamda 91 adet örnek alındıktan sonra cesedin tekrar skopi işlemine tabi tutulduğu, skopi işlemi ardından klasik otopsi yapılmak üzere ceset otopsi salonuna alındı. Otopsi işlemleri yukarıda belirtilen Adli Tıp uzmanları eşliğinde yapılan işlemlerin tümü kamera kaydı alınmak suretiyle usulüne uygun bir biçimde başlanıldığı, Adli Tıp Uzmanlarınca cesedin açıldığı, sol bacak diz kapağında itibaren kopma olduğu, cesedin bulunduğu bir çuval içerisinde cesede ait olduğu değerlendirilen muhtemel kaval kemiği olduğu değerlendirilen kemiğin muhafaza altına alınarak diğer kemik parçalarının da alınarak, beraber İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığına gönderilerek, bacaktaki kopmanın sebebinin ancak burada yapılacak inceleme ile çözümlenebileceği, iç organlarda gerekli incelemelerin yapılarak numunelerin alındığı, cesedin tümü üzerinde hemen her dokudan örnek alınıldığı, alınan doku örnekleri, iç organların üzerinde patolojik çalışmalar yapılması gerektiği, saçlı doku üzerinde gerekli kimyasal incelemelerin yapılması amacıyla örneklerin alındığı, Adli Tıp Uzmanlarının ilk izlenimlerinde cesette ciddi anlamda çürüme başlamış olduğundan somut bir beyanda bulunmanın mümkün olmayacağı, yapılan otopsi işleminde bu aşamada gözle görünür bir kesici- delici alet veya ateşli silah yaralanması, iç kanama bulgusu elde edilemediği, cesetteki çürüme sebebiyle ölüm zamanına ilişkin bir beyanda da bulunulamayacağı, kesin ölüm sebebinin Diyarbakır Adli Tıp Kurumu Biyoloji İhtisas Dairesi'nce yapılacak moleküler incelemeler, patolojik çalışmalar, İstanbul Adli Tıp Kurumuna gönderilen numuneler üzerinde yapılacak incelemeler ile belirlenebileceği Adli Tıp Heyetince belirtilmiştir.”
BAKAN TUNÇ'TAN AÇIKLAMA
Diyarbakır'da Narin Güran'ın otopsi işlemleriyle Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, sosyal medya hesabından bir paylaşım yaptı. Bakan Tunç, şu ifadeleri kullandı: "Yüreğimizi yakan Narin Güran evladımızın ölümüyle ilgili Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kesin ölüm nedeninin tespit edilebilmesi amacıyla Diyarbakır Adli Tıp Kurumu'nda adli tıp uzmanlarınca sabah saat 10.30'da başlayan otopsi işlemi akşam saat 21.40'ta tamamlanmıştır. Uzman adli tıp heyeti tarafından gerçekleştirilen otopsi işleminde, alınan doku örnekleri üzerinde kimyasal, biyolojik, patolojik ve diğer bazı incelemelerin yapılması gerekmektedir. Bu nedenle alınan örneklerden bir kısmı Diyarbakır Adli Tıp Grup Başkanlığınca, bir kısmı ise İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığınca incelendikten sonra kesin ölüm sebebine ilişkin rapor düzenlenecektir."
ARKA KOLTUKTAKİ SIR
Gece 3'te itirafta bulunan Nevzat Bahtiyar'a jandarma ısrarla Narin'in arabasının arka koltuğunda kimin olduğunu sordu. Bahtiyar "Arkada, camlar siyah olduğu için dikkat etmedim, kimseyi görmedim" dedi. Narin'in cesedinin taşındığı araçta bir kişinin daha olabileceği ihtimali üzerinde duruluyor. 2 şüphelinin yanı sıra bölgede bir başkasının da olup olmadığı telefon sinyallerinden araştırılıyor.
BAZ KAYITLARI İNCELENİYOR
Jandarma ekipleri zanlının verdiği ifade doğrultusunda köyden uzaklaşıp mezarlık ile Tavşantepe Mahallesi bölgesi arasında cesedin Salim Güran'ın aracından Nevzat Bahtiyar'ın aracına nakledildiği bölgede detaylı inceleme yaptı. İki şüphelinin yanı sıra başkasının da bu bölgede baz verip vermediği ile ilgili BTK'dan alınan kayıtlar üzerinde çalışma yapıldığı öğrenildi.
Çok Okunanlar