Muhalefet ve iktidarı birbirinden ayıramazsınız eşit değerdedirler. Birisinin güçlenmesi diğerine artı değer katar işte o birilerinin küfür etme özgürlüğü olarak anladığı demokrasi daha da güçlenir.1 Kasım genel seçimlerini geride bırakalı bir hafta oldu. AK Parti yeniden tek başına iktidar oldu. Hiçbir siyasi partinin elini kolunu bağlamadılar herkes millete gitti millet son kararı verdi. Sözde muhalif yazarlar ki bunları asla yazar olarak görmüyorum küfürbazlar çetesi ağızlarından salyalar akıtarak dün ne diyorlarsa 1 Kasım'dan sonrada ishal olmuş beyinleriyle aynı şeyleri tekrarlayıp duruyorlar.

Bu sakat zihniyetleriyle başta muhalefet partilerimiz olmak üzere demokrasimize en büyük darbeyi vuruyorlar. Adam gibi hakaret etmeden ,küfretmeden eleştirseler sadece kendi mahalleleri değil kendilerini herkes anlayacak. Ancak öyle laflar ediyorlar ki millet bunlardan iğreniyor.

Hele bir bakın böyle eleştirimi olur ? İşte efendim eski Uruguay Devlet Başkanı Jose Mujica külotsuz dolaşıyormuş, cebinde bir kuruşu yokmuş, vosvosa biniyormuş,çadırda yaşıyormuş falan filan böyle yazıp çizerek kime neyi anlatabilirsiniz ? Bi açılış varmışda , ineklere yalak açılacakmışda ,makası kapan koşmuş açılışa gelmiş bu nedir ya ? Allahaşkına söyleyin siz bu milletten ne istiyorsunuz ? Sizin bu kin,öfke ve hakaret dolu diliniz toplumdaki kutuplaşmanın en önemli sebeplerindendir.

Neden böyle yaptığınıza gelince ? Hitap ettiğiniz elinizde tuttuğunuz kitleyi inekleriniz olarak görüyorsunuz ,kendiniz dışında hiç kimseyi okumalarına izin vermiyorsunuz,okurlarınız adeta sizin rehineleriniz ne yazarsanız ne söylerseniz papağan gibi tekrarlıyorlar.Elinizden kaçacaklar diye ödünüz kopuyor her yenilgiden sonra daha çok sertleşmenizin sebebi okurlarınızın sizi sorgulamasının, düşünmesinin önüne geçmek çünkü küfür ve hakaret etmediğiniz anda bütün okurlarınızı kaybedeceksiniz.

Klavuzu karga olanın burnu boktan kurtulur mu ? Kurtulmaz. Yenilen pehlivan güreşe doyar mı ? doymaz.

Havuz medyası diye eleştiriyorsunuz ki bazı haberler gerçekten rezalet ancak kendi medyanızın da lağım çukuruna döndüğünü görmüyorsunuz ? Destek verdiğiniz siyasi partiler yerlerde sürünüyor, kime el atsanız kurutuyorsunuz, Maşallah deseniz belki yeni doğurttuğunuz starlar üçgün yaşayacak ama 2 günde onlarda silinip gidiyor.

Demokrasi, insan hakları, özgürlükler, eşitlik, evrensel hukuk kuralları hem bu kelimeleri dilinizden düşürmüyorsunuz hem millete küfrediyorsunuz. Sizin demokrasi anlayışınız sizin gibi yiyen, içen, giyinen, sizin gibi konuşanlardan oluşan bir toplum yaratmak işte en büyük darbecilik ve faşistlik budur. Önce insanlara saygı duyun ki onlarda size duysun.

İnsan hakları deyince bunlar sadece kendi insanlarının hakları sanıyor. Sözde bunlar hayvan hakları savunucusu kedi, köpeklerle resim çektirmeler sarılıp öpmeler filan işte bunların tüm sevgisi budur… Yalnız kaldıklarında köpeği de kediyi de tekme manyağı yaparlar. Öyle evlerinde besledikleri köpeklere aldanıp ne kadar insancıl bir davranış sergiliyorlar diye düşünmeyin. Bunlar beslediklerine yalatmayı severler.

Seçimler oldu bitti. İktidar belli ama muhalefette yetersizlik beceriksizlik,artık çekilir boyutta değil.Acil bir değişim gerekiyor. Herkesi kucaklayan bir muhalefet anlayışı demokrasimizi de güçlendirir. Muhalefet partileri değişim süreçlerinde eğer bu küfürbazların etkisinde kalırlarsa eski tas eski

hamam devam eder gider. Yeni anayasa yapacak bir Türkiye'nin ayrıştırıcı,çatışmacı,nefret dilli siyasilere,sözde aydınlara,yazarlara ihtiyacı yok ortak aklın sesine kulak veren,normalleştiren kucaklayan siyasilere,aydınlara,yazarlara tarihi boyunca hiç olmadığı kadar ihtiyacı var…