Patates ekip, şeker pancarı bekleyen çiftçiyle dalga geçilir. Ne ektin, ne bekliyorsun demezler mi adama. PKK, bu süreçte ne ekiyorsa onu biçiyor. Ölüm ekti, mezar kazıyor, hem de toplu mezarlar kazıyor.
Ne oldu, Kürt davasına hizmet mi edildi? Kürtler yaşanan çatışmadan rahatsızlar ve artık yüksek sesle de bunu dillendiriyorlar. Barış isteminde bulunanların tek isteği var, PKK'nın bir an önce silahı bırakması.
Peki, PKK silah bırakır mı?
Bırakmak gibi bir niyeti yok, zaten iyi okumada yapamıyor. Süreci iyi okuyamayan PKK en fazla siyasi kanadı HDP'ye zarar verdi.
HDP seçim hükümetinde yer alacak. Kim ne derse desin, bu da bir seçim stratejisi. Amaç, 1 Kasım'da yapılacak seçimlerde eldekini tutabilmek.
Peki, tutar mı?
Tutmaz-tutamaz. Anadolu'nun her vilayetine şehit cenazeleri giderken bu strateji tutmaz. Bölgede kendilerine verilen emanet oyları kemikleştirmeye çalışılması gerekirken, bu emanet oylara sahip çıkılamadı.
HDP'ye oy veren muhafazakârlar bin pişman.
“HDP Barajı geçsin de barış sağlansın, dedikleri kıyameti koparmasınlar” diye HDP'ye oylar gitti. Ne oldu? Kıyamet yine koptu. HDP, siyaseten kimseyi tatmin edemedi ve kendi tabanının bile tepkisini çekti.
1 Kasım seçimlerinde iddia ediyorum, yine HDP barajı aşar mı, aşmazmıyı konuşacağız. Çünkü HDP, emanet oyların yüzde üçünü kaybetti.
Seçim güvenliği tam olarak sağlanırsa tablo değişir. 7 Haziran seçimlerinde PKK açıkça tehdit etti. 1 Kasım seçimleri öncesi PKK yine tehdit ediyor. Şehirlere hakim olmaya çalışan YDG-H ile bunu yapmaya çalışacak.
Bu YDG-H gençliği şimdiden tehdit etmeye ve sindirmeye başladı. Emniyet bu kondu daha iyi çalışmalı. Sokakları yangın yerine çevirecekler ki, yine korku yaratsınlar ve bu korku kaygıya dönüşsün, sonra yine oylar HDP'ye…
Neden mi?
Çünkü HDP Kürt şehirlerini yine ateşe verecek ki, Kürtleri yine bildiği üslupla terbiye etmeye çalışacak. PKK hep böyle yapmadı mı ve hep böyle kazanmadı mı?
Halkı sokağa dökmek ve infial yaratmak için cesetlere ihtiyaçları var, bu şartların oluşması için ellerinden geleni yapıyorlar ve daha da tırmandıracaklar.
Selahattin saz çalarak kaç oy alabilir ki, Selahattin'in partisinin gerilim siyasetinden beslendiğini bilmeyen yoktur.
Selahattin "PKK amasız silah bırakmalı" demişti ve cevap gecikmemişti, HDP için, PKK Yöneticilerinden Duran Kalkan, "HDP siyasette yeterince yaratıcı ve başarılı olamadı. Başkalarına çağrı yapıyorlar, ama kendileri neyi başardılar da çağrı yapıyorlar.” dedi.
Demek ki, PKK Selahattin ve saz arkadaşlarından memnun değil. Selahattin'den kim memnun ki? Ahmet Hakan ve Doğan gurubu dışında…
Güneydoğu'da 1 Kasım seçimlerinde taşlar yerinden oynayacak. Saadet Partili ve HÜDA-PAR seçmeni AK Partiye hiç olmadığı kadar, bu seçimde daha yakın. Saadet, AK Parti ile seçime girebilir. HÜDA-PAR bölgede aday göstermeyebilir. Gösterse dahi seçmeni AK Parti'ye kayabilir.
Emanet oylarda geri döndü mü, bu durumda bölgede çok şey değişir. Bunu gören örgüt, bu yüzden sokağı harlamaya çalışıyor. YDG-H gençliği bu yüzden sokaklarda tehdit yaratıyor.
Ama her şey seçim güvenliğine bağlı ve tabi ki AK Partinin bölgede göstereceği adaylara. Malum 7 Haziran seçimlerinde AK Parti tabanında tam bir hayal kırıklığı yaşatmıştı. Doğru adaylarla bölgenin tablosu kesinlikle değişir. Buda NOKTA olsun.
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Ali Osmanoğlu
Selahattin saz çalarak kaç oy alabilir ki!
Patates ekip, şeker pancarı bekleyen çiftçiyle dalga geçilir. Ne ektin, ne bekliyorsun demezler mi adama. PKK, bu süreçte ne ekiyorsa onu biçiyor. Ölüm ekti, mezar kazıyor, hem de toplu mezarlar kazıyor.
Ne oldu, Kürt davasına hizmet mi edildi? Kürtler yaşanan çatışmadan rahatsızlar ve artık yüksek sesle de bunu dillendiriyorlar. Barış isteminde bulunanların tek isteği var, PKK'nın bir an önce silahı bırakması.
Peki, PKK silah bırakır mı?
Bırakmak gibi bir niyeti yok, zaten iyi okumada yapamıyor. Süreci iyi okuyamayan PKK en fazla siyasi kanadı HDP'ye zarar verdi.
HDP seçim hükümetinde yer alacak. Kim ne derse desin, bu da bir seçim stratejisi. Amaç, 1 Kasım'da yapılacak seçimlerde eldekini tutabilmek.
Peki, tutar mı?
Tutmaz-tutamaz. Anadolu'nun her vilayetine şehit cenazeleri giderken bu strateji tutmaz. Bölgede kendilerine verilen emanet oyları kemikleştirmeye çalışılması gerekirken, bu emanet oylara sahip çıkılamadı.
HDP'ye oy veren muhafazakârlar bin pişman.
“HDP Barajı geçsin de barış sağlansın, dedikleri kıyameti koparmasınlar” diye HDP'ye oylar gitti. Ne oldu? Kıyamet yine koptu. HDP, siyaseten kimseyi tatmin edemedi ve kendi tabanının bile tepkisini çekti.
1 Kasım seçimlerinde iddia ediyorum, yine HDP barajı aşar mı, aşmazmıyı konuşacağız. Çünkü HDP, emanet oyların yüzde üçünü kaybetti.
Seçim güvenliği tam olarak sağlanırsa tablo değişir. 7 Haziran seçimlerinde PKK açıkça tehdit etti. 1 Kasım seçimleri öncesi PKK yine tehdit ediyor. Şehirlere hakim olmaya çalışan YDG-H ile bunu yapmaya çalışacak.
Bu YDG-H gençliği şimdiden tehdit etmeye ve sindirmeye başladı. Emniyet bu kondu daha iyi çalışmalı. Sokakları yangın yerine çevirecekler ki, yine korku yaratsınlar ve bu korku kaygıya dönüşsün, sonra yine oylar HDP'ye…
Neden mi?
Çünkü HDP Kürt şehirlerini yine ateşe verecek ki, Kürtleri yine bildiği üslupla terbiye etmeye çalışacak. PKK hep böyle yapmadı mı ve hep böyle kazanmadı mı?
Halkı sokağa dökmek ve infial yaratmak için cesetlere ihtiyaçları var, bu şartların oluşması için ellerinden geleni yapıyorlar ve daha da tırmandıracaklar.
Selahattin saz çalarak kaç oy alabilir ki, Selahattin'in partisinin gerilim siyasetinden beslendiğini bilmeyen yoktur.
Selahattin "PKK amasız silah bırakmalı" demişti ve cevap gecikmemişti, HDP için, PKK Yöneticilerinden Duran Kalkan, "HDP siyasette yeterince yaratıcı ve başarılı olamadı. Başkalarına çağrı yapıyorlar, ama kendileri neyi başardılar da çağrı yapıyorlar.” dedi.
Demek ki, PKK Selahattin ve saz arkadaşlarından memnun değil. Selahattin'den kim memnun ki? Ahmet Hakan ve Doğan gurubu dışında…
Güneydoğu'da 1 Kasım seçimlerinde taşlar yerinden oynayacak. Saadet Partili ve HÜDA-PAR seçmeni AK Partiye hiç olmadığı kadar, bu seçimde daha yakın. Saadet, AK Parti ile seçime girebilir. HÜDA-PAR bölgede aday göstermeyebilir. Gösterse dahi seçmeni AK Parti'ye kayabilir.
Emanet oylarda geri döndü mü, bu durumda bölgede çok şey değişir. Bunu gören örgüt, bu yüzden sokağı harlamaya çalışıyor. YDG-H gençliği bu yüzden sokaklarda tehdit yaratıyor.
Ama her şey seçim güvenliğine bağlı ve tabi ki AK Partinin bölgede göstereceği adaylara. Malum 7 Haziran seçimlerinde AK Parti tabanında tam bir hayal kırıklığı yaşatmıştı. Doğru adaylarla bölgenin tablosu kesinlikle değişir. Buda NOKTA olsun.