AK Parti iktidarları döneminde Türkiye birçok alanda ciddi dönüşümler yaşadı.Bugün en fazla şikayet edilen konuların başında gelen adalet sistemi sanki dünün Türkiye'sinde tam manasıyla hakkaniyetli bir uygulamayla işletiliyormuş gibi bir algı oluşturulmaya çalışılıyor.Elbette aksayan yönler olabilir,eleştirilebilir ancak gerçek olan dün sadece güçlünün,muktedirin tarafında,etkisinde,kontrolünde olan yargı bugün eşitlik anlamında daha özgür ve tarafsız kararlar almaktadır.Bu toplumu anormalliğe alıştıran vesayetçi sistemin çöküşü ve toplumun normalliğe dönüşü sancılı olmuştur.
Türkiye'nin içinden bulunduğu başta ekonomik sorunları yönetimin hatalarına bağlamak doğru bir yaklaşım değildir.Çünkü o zaman karşımıza şu soru çıkar 'Dünyada Avrupa ülkeleri başta olmak üzere birçok ülkede ekonomik kriz var mı yok mu ?
Cevap aklı başında olan herkes tarafından ¬'var' olacaktır. Dünyada birçok ülkenin yaşadığı bu ekonomik krizi fırsata çevirmeye çalışan mezarlık siyasetçileri iktidara karşı topyekün bir saldırı içerisindedir.Kısmen bu yapılan şark kurnazlığı belli bölgelerde tutabilir ama özü itibari ile bakıldığında siyaset mezarlığı bu gibi isimlerle doludur.Hiçbir vaadi önerisi olmayan topluma korku,panik ve umutsuzluk üzerine açıklamalar hiçbir siyasi hareketin millette karşılığı yoktur. Recep Tayyip Erdoğan düşmanlığı üzerinden yapılan siyaseti akli melekelerini yitirmiş olanlar bile yapar bu bir başarı değil aksine rezilliktir, kepazeliktir, onursuzluktur.
Tuvalet önünde oturtulduğu diye insan parti kurmaz yada Erdoğan'ın gölgesinde bulunup hafiften güneş görünce gölgesinde isim yaptığı ağaca saldırmaz.Böyle bir akılla yola çıkan hiçbir siyasi hareketi bu toplum kabul etmez ve etmeyecektir.Cumhurbaşkanı Erdoğan düşmanlığı birçok insan için geçim kaynağı ve ekmek kapısıdır hatta yeni bir meslek dalı haline gelmiştir.Bugün birçok siyasetçi varlığını Erdoğan düşmanlığı üzerinden sürdürmektedir eleştiri olabilir ancak bu müptezeller direk hakaret ve küfrediyor çünkü başka türlü meşhur olamazlar isimlerini duyuramazlar.Erdoğan düşmanlığı yapıp hakaret veya küfrettiğiniz anda doğal olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın avukatları suç duyurusunda bulunuyor kim olursa olsun ister siyasetçi istere berduş ,hapçı biranda gündeme geliyor sonrada çıkıp 'Cumhurbaşkanı Erdoğan bana dava açtı' deyip caka satıyor kendince statü kazanıyor.
Türkiye'de bu hastalıklı ruh haline sahip insanlara prim vermemeliyiz çünkü Türkiye dışında yeterince düşmanımız var.Cumhurbaşkanı Erdoğan'a incesi,kalını,boduru,kısası,dişisi herkes saldırıyor küçükte olsa karşılık alıyorlar sizce bunun adı siyaset mi,siyaset mezarlığında ölü sevicilik mi, yoksa tükenmişlik mi ? Cumhurbaşkanı Erdoğan düşmanlığı dışında konuşacak harfi olmayandan bu memlekete hayır gelir mi ?
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Barış Aydın
Siyaset mezarlığında iktidar arayan ölü seviciler
AK Parti iktidarları döneminde Türkiye birçok alanda ciddi dönüşümler yaşadı.Bugün en fazla şikayet edilen konuların başında gelen adalet sistemi sanki dünün Türkiye'sinde tam manasıyla hakkaniyetli bir uygulamayla işletiliyormuş gibi bir algı oluşturulmaya çalışılıyor.Elbette aksayan yönler olabilir,eleştirilebilir ancak gerçek olan dün sadece güçlünün,muktedirin tarafında,etkisinde,kontrolünde olan yargı bugün eşitlik anlamında daha özgür ve tarafsız kararlar almaktadır.Bu toplumu anormalliğe alıştıran vesayetçi sistemin çöküşü ve toplumun normalliğe dönüşü sancılı olmuştur.
Türkiye'nin içinden bulunduğu başta ekonomik sorunları yönetimin hatalarına bağlamak doğru bir yaklaşım değildir.Çünkü o zaman karşımıza şu soru çıkar 'Dünyada Avrupa ülkeleri başta olmak üzere birçok ülkede ekonomik kriz var mı yok mu ?
Cevap aklı başında olan herkes tarafından ¬'var' olacaktır. Dünyada birçok ülkenin yaşadığı bu ekonomik krizi fırsata çevirmeye çalışan mezarlık siyasetçileri iktidara karşı topyekün bir saldırı içerisindedir.Kısmen bu yapılan şark kurnazlığı belli bölgelerde tutabilir ama özü itibari ile bakıldığında siyaset mezarlığı bu gibi isimlerle doludur.Hiçbir vaadi önerisi olmayan topluma korku,panik ve umutsuzluk üzerine açıklamalar hiçbir siyasi hareketin millette karşılığı yoktur. Recep Tayyip Erdoğan düşmanlığı üzerinden yapılan siyaseti akli melekelerini yitirmiş olanlar bile yapar bu bir başarı değil aksine rezilliktir, kepazeliktir, onursuzluktur.
Tuvalet önünde oturtulduğu diye insan parti kurmaz yada Erdoğan'ın gölgesinde bulunup hafiften güneş görünce gölgesinde isim yaptığı ağaca saldırmaz.Böyle bir akılla yola çıkan hiçbir siyasi hareketi bu toplum kabul etmez ve etmeyecektir.Cumhurbaşkanı Erdoğan düşmanlığı birçok insan için geçim kaynağı ve ekmek kapısıdır hatta yeni bir meslek dalı haline gelmiştir.Bugün birçok siyasetçi varlığını Erdoğan düşmanlığı üzerinden sürdürmektedir eleştiri olabilir ancak bu müptezeller direk hakaret ve küfrediyor çünkü başka türlü meşhur olamazlar isimlerini duyuramazlar.Erdoğan düşmanlığı yapıp hakaret veya küfrettiğiniz anda doğal olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın avukatları suç duyurusunda bulunuyor kim olursa olsun ister siyasetçi istere berduş ,hapçı biranda gündeme geliyor sonrada çıkıp 'Cumhurbaşkanı Erdoğan bana dava açtı' deyip caka satıyor kendince statü kazanıyor.
Türkiye'de bu hastalıklı ruh haline sahip insanlara prim vermemeliyiz çünkü Türkiye dışında yeterince düşmanımız var.Cumhurbaşkanı Erdoğan'a incesi,kalını,boduru,kısası,dişisi herkes saldırıyor küçükte olsa karşılık alıyorlar sizce bunun adı siyaset mi,siyaset mezarlığında ölü sevicilik mi, yoksa tükenmişlik mi ? Cumhurbaşkanı Erdoğan düşmanlığı dışında konuşacak harfi olmayandan bu memlekete hayır gelir mi ?