FETÖ Taşeron örgüt, PKK ise taşeronun taşeronu. İki terör örgütü birbirinin ruh ikizi… Biri devlet içinde üniformalı CIA istihbaratçısı, diğeri istihbaratçının tetikçisi…
Seksenlerde PKK ortaya çıktığında bir kimliği vardı, ilkeleri vardı ve amaçları vardı. Düşmandı, bölücüydü ve Kürtlerin güya hamiliğine soyunmuştu. O günlerde de aslında savaşını Kürt guruplara karşı veriyordu ve kendisi dışında hiçbir Kürt gurubuna yaşam hakkı tanımadı.
Avrupa'ya kaçan Kürtlerin çoğu devletin baskılarından değil, PKK'nın durdurulamaz şiddetinden kaçtı.
PKK kurulduğunda ihanetler üzerine kuruldu, bugün geldiği noktada da ihanetler içinde. Aslında PKK dün de ne isteğini bilmiyordu, bugünde bilmiyor.
PKK, dünde Kürtleri şiddetle terbiye ediyordu, bugünde aynı yöntemleri kullanıyor. Arada kalın bir çizgi var, dün PKK sözde Kürtler için savaştığını iddia ediyordu ama bugün geldiği noktada örgüt Amerika için ve emperyalistler için savaşıyor.
PKK'nın anlamadığı bir şey var, artık 1980'lerde yaşanmıyor. O gün Kürtler Türkiye'de yoksunluk içindeydi, 90'larda derin devlet vardı ve Kürtler devlete olan inancını yitirmişlerdi, bu yüzden çocuklarını PKK'ya teslim etmekten geri durmadılar ama bugün artık koşullar değişti.
Türkiye'de artık Kürt sorunu çözülme noktasına geldi. Anayasal bazı düzenlemeler de gerçekleşirse Kürtlerin bu ülke ile artık bir sorunları kalmayacak. Kürtler 30 yıllık yanlış-doğru eksenlerinde nihayet bir noktaya ulaştı artık bu ülkede Kürtler Türkiyelileşti ve Türkiye üst kimliğini benimsedi.
Bakın önemli bir anekdot ileteceğim.
Seksenlerde ve doksanlarda Türkiye İçişleri Bakanlarının üslupları ayrıştırıcıydı, faşist ve sertti ama bugüne gelindiğinde.
Ağrı-Diyadin'e atanan Kayyum Kürtçe tabelayı indirince Türkiye Cumhuriyeti İçişleri Bakanı ilk tepkiyi koyuyor ve diyor ki, “Türkçe gibi Kürtçe de bizim dilimizdir" O tabela yerine tekrar asıldı.
Demek ki, köprülerin altından çok sular geçti.
PKK, şiddetle hiçbir yere varılamayacağını öğrenemedi ki, bugün Güneydoğu'da AK Partili siyasetçilere suikastlar yapıyor.
Doksanlarda HADEP'li siyasilere yapılan infazları o gün kabul etmediğimiz gibi, AK Partili siyasilere yapılan saldırıları da kabul etmiyoruz.
Ne yazık ki, şuana kadar HDP'li siyasilerden üst perdelerden bu siyasi cinayetlere bir tepki gelmedi. Oysa bunun acısını en çok bu parti yaşadı.
Eskiden Güneydoğu'da cenazeler hep PKK bayraklarıyla taşınırdı, şimdi Türk bayrağıyla taşınıyor. Uzun vadede bunun ne demek olduğu HDD'de öğrenecek, PKK'da öğrenecek.
Eğer iyi okuma yapamazsanız, Kürtleri yeterince okuyamazsınız ve anlayamazsınız. Artık çok net, Kürtler PKK ile yüzleşiyorlar ve bir yol ayırımındalar. Türkiyeli üst kimliği artık hiçbir zaman olmadığı gibi daha baskın…
Hiç kimse Diyarbakır'ı Halep, Batman'ı İdlib, Mardin'i Rakka olarak görmek istemiyor. Huzur ve Türkiye ile bir gelecek istiyor. Bunu nasıl okursanız okuyun, sonuç Türkiyelilik üst kimliğine çıkar.
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Ali Osmanoğlu
Türkiyelilik üst kimliği
FETÖ Taşeron örgüt, PKK ise taşeronun taşeronu. İki terör örgütü birbirinin ruh ikizi… Biri devlet içinde üniformalı CIA istihbaratçısı, diğeri istihbaratçının tetikçisi…
Seksenlerde PKK ortaya çıktığında bir kimliği vardı, ilkeleri vardı ve amaçları vardı. Düşmandı, bölücüydü ve Kürtlerin güya hamiliğine soyunmuştu. O günlerde de aslında savaşını Kürt guruplara karşı veriyordu ve kendisi dışında hiçbir Kürt gurubuna yaşam hakkı tanımadı.
Avrupa'ya kaçan Kürtlerin çoğu devletin baskılarından değil, PKK'nın durdurulamaz şiddetinden kaçtı.
PKK kurulduğunda ihanetler üzerine kuruldu, bugün geldiği noktada da ihanetler içinde. Aslında PKK dün de ne isteğini bilmiyordu, bugünde bilmiyor.
PKK, dünde Kürtleri şiddetle terbiye ediyordu, bugünde aynı yöntemleri kullanıyor. Arada kalın bir çizgi var, dün PKK sözde Kürtler için savaştığını iddia ediyordu ama bugün geldiği noktada örgüt Amerika için ve emperyalistler için savaşıyor.
PKK'nın anlamadığı bir şey var, artık 1980'lerde yaşanmıyor. O gün Kürtler Türkiye'de yoksunluk içindeydi, 90'larda derin devlet vardı ve Kürtler devlete olan inancını yitirmişlerdi, bu yüzden çocuklarını PKK'ya teslim etmekten geri durmadılar ama bugün artık koşullar değişti.
Türkiye'de artık Kürt sorunu çözülme noktasına geldi. Anayasal bazı düzenlemeler de gerçekleşirse Kürtlerin bu ülke ile artık bir sorunları kalmayacak. Kürtler 30 yıllık yanlış-doğru eksenlerinde nihayet bir noktaya ulaştı artık bu ülkede Kürtler Türkiyelileşti ve Türkiye üst kimliğini benimsedi.
Bakın önemli bir anekdot ileteceğim.
Seksenlerde ve doksanlarda Türkiye İçişleri Bakanlarının üslupları ayrıştırıcıydı, faşist ve sertti ama bugüne gelindiğinde.
Ağrı-Diyadin'e atanan Kayyum Kürtçe tabelayı indirince Türkiye Cumhuriyeti İçişleri Bakanı ilk tepkiyi koyuyor ve diyor ki, “Türkçe gibi Kürtçe de bizim dilimizdir" O tabela yerine tekrar asıldı.
Demek ki, köprülerin altından çok sular geçti.
PKK, şiddetle hiçbir yere varılamayacağını öğrenemedi ki, bugün Güneydoğu'da AK Partili siyasetçilere suikastlar yapıyor.
Doksanlarda HADEP'li siyasilere yapılan infazları o gün kabul etmediğimiz gibi, AK Partili siyasilere yapılan saldırıları da kabul etmiyoruz.
Ne yazık ki, şuana kadar HDP'li siyasilerden üst perdelerden bu siyasi cinayetlere bir tepki gelmedi. Oysa bunun acısını en çok bu parti yaşadı.
Eskiden Güneydoğu'da cenazeler hep PKK bayraklarıyla taşınırdı, şimdi Türk bayrağıyla taşınıyor. Uzun vadede bunun ne demek olduğu HDD'de öğrenecek, PKK'da öğrenecek.
Eğer iyi okuma yapamazsanız, Kürtleri yeterince okuyamazsınız ve anlayamazsınız. Artık çok net, Kürtler PKK ile yüzleşiyorlar ve bir yol ayırımındalar. Türkiyeli üst kimliği artık hiçbir zaman olmadığı gibi daha baskın…
Hiç kimse Diyarbakır'ı Halep, Batman'ı İdlib, Mardin'i Rakka olarak görmek istemiyor. Huzur ve Türkiye ile bir gelecek istiyor. Bunu nasıl okursanız okuyun, sonuç Türkiyelilik üst kimliğine çıkar.