Askerliğin romantikliği yoktur, ölüm ise hiç romantik değil
Yazının Giriş Tarihi: 24.08.2015 11:46
Yazının Güncellenme Tarihi: 24.08.2015 11:46
Herkes oyun oynuyor ve bütün oyunlar birbiriyle bağlantılı bir tek oyun olduğunu gösteriyor ki, oyun içinde oyun var.
Satranç oyunu sabır gerektiren bir oyundur, siz hamlenizi değil, rakibin hamlesini düşünür ve öyle bir sabır içine girersiniz ki, tam bir akıl oyunları yaşanır.
Türkiye'de bugün yaşadığımız kaotik durumu özetlemek gerekirse, “satranç oyununda akıl tutulmaları” yaşanıyor olur.
PKK bir akıl tutulması yaşıyor. Kaybederek kazanmak, kazanmak değil kaybetmektir. Kaybederken kaybettirmeye çalışmak da kaybetmektir.
Yaşanan savaşın kazananının olmadığını savaşın bütün tarafları da çok iyi biliyor. Yüzbaşı olan kardeşini çatışmada kaybeden Yarbay'ın feryadı bir yere kadar anlayabilirsiniz ama askerliği görev olarak seçen birinin başına “öldürülme” gibi bir fiilin gelmesi çok mu anormal.
PKK 800 yüzden fazla militanını kaybetti. Devlet ölen PKK'lılar için, “etkisiz hale getirildi” diyor. O Yarbay ölen PKK'lıların da ailelerinin olduğunu biliyor mu? Biliyordur. Peki, hiçbir PKK yakını çıkıp televizyonlarda “acı Draması” oynadı mı? PKK Konseyine hesap sorabildi mi?
Askerin bile bu kadar siyasallaştığına ilk defa şahit oluyorum. Oysa dünyanın her yerinde asker ölmek ve öldürmek için savaşmıyor mudur?
ABD, 12 yıl süren Afganistan işgalinde 2 bin 111 askerini kaybetti, 18 bin 975 asker de yaralandı. Peki, bu askerlerden hangisinin abisi çıktı da Beyaz Saray'da oturan Başkanla ilgili medyada bağırdı.
Eğer ülkeniz için savaşıyorsanız, bunun bedeli de olur ve en ağır bedelde canınızı vermek olur. Bundan çok da normal bir şey olamaz.
O Yarbay ne yapmak istedi anlamadım. Metanet denen duygudan uzak ve siyaset malzemesi yapılacak söylemler asker söylemi olamaz. Madem siyaset yapacaksın, o zaman o üniformayı da giymeyeceksin. O üniformayı giyeceksen asker gibi davranacaksın.
O Yarbayın yaşadığı acıyı anlıyorum ve saygı da duyuyorum ama siyasete malzeme olacak o cümleleri kabul etmiyorum. Böyle açıklama yapma hakkı yok. Yapacaksan siyasete gireceksin, avazın çıktığı kadar bağıracaksın.
Amerikan askeri topraklarının binlerce kilometre ötesinde ülkesinin menfaatleri için 2 bin 11 can veriyorsa, sen bu ülke topraklarına göz dikmiş teröre karşı can vermekten çekinmeyeceksin.
PKK 800'den fazla militanını kaybetti, hangi ölen militanın ağabeysi çıktı da, örgüt liderlerine, “Çözüm süreci dediniz. Şimdi savaş diyorsunuz. Siz Kandil'de otururken biz can veriyoruz. Oradan konuşmak çok kolay” dediğini duydunuz mu?
Yok öyle bir şey. Olmaz da. Adam dağa çıkmış, davası için ölmekten ve öldürmekten çekinmiyor. Dağdaki liderini eleştirmiyor. Mücadelesini son ana kadar yapıyor. Gerekirse intihar bombacısı oluyor, hayatına son vermekten tereddüt etmiyor.
Şırnak'ın Beytüşşebap ilçesindeki Ayvalık Jandarma Karakoluna düzenlenen terör saldırısında şehit olan Jandarma Yüzbaşı Ali Alkan, bu duygular içinde vatanı için çatıştı ve şehit oldu.
Hiç bir şey sorgulamadan, vatanı için elinden geleni yaptı ve hayatını kaybetmekten çekinmedi. Yarbay kardeşi işte bunu anlamıyor.
Birde askerde Er olarak görev yapan çocukların durumunu düşünün. Vatani görevini yapmak için silahaltına alınmış ve profesyonel askerde değil. Bunun için devletten maaş da almıyor ama ülkesi için hayatını kaybediyor ve onların anneleri acılarını metanetle yaşıyor.
Askerliğin romantikliği yoktur, ölüm ise hiç romantik değil ama bu hayatta ölüm de var ve kaçınılmaz bir gerçek, hele de askerseniz, Polisseniz ölüm sizin etrafınızda hep gezinir ve siz bunu bilerek Asker ve Polis olursunuz.
“Yok ben Askercilik, Polisçilik oynamıyorum” diyorsanız, Yarbay olmayacaksınız, Polis olmayacaksınız!?
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Ali Osmanoğlu
Askerliğin romantikliği yoktur, ölüm ise hiç romantik değil
Herkes oyun oynuyor ve bütün oyunlar birbiriyle bağlantılı bir tek oyun olduğunu gösteriyor ki, oyun içinde oyun var.
Satranç oyunu sabır gerektiren bir oyundur, siz hamlenizi değil, rakibin hamlesini düşünür ve öyle bir sabır içine girersiniz ki, tam bir akıl oyunları yaşanır.
Türkiye'de bugün yaşadığımız kaotik durumu özetlemek gerekirse, “satranç oyununda akıl tutulmaları” yaşanıyor olur.
PKK bir akıl tutulması yaşıyor. Kaybederek kazanmak, kazanmak değil kaybetmektir. Kaybederken kaybettirmeye çalışmak da kaybetmektir.
Yaşanan savaşın kazananının olmadığını savaşın bütün tarafları da çok iyi biliyor. Yüzbaşı olan kardeşini çatışmada kaybeden Yarbay'ın feryadı bir yere kadar anlayabilirsiniz ama askerliği görev olarak seçen birinin başına “öldürülme” gibi bir fiilin gelmesi çok mu anormal.
PKK 800 yüzden fazla militanını kaybetti. Devlet ölen PKK'lılar için, “etkisiz hale getirildi” diyor. O Yarbay ölen PKK'lıların da ailelerinin olduğunu biliyor mu? Biliyordur. Peki, hiçbir PKK yakını çıkıp televizyonlarda “acı Draması” oynadı mı? PKK Konseyine hesap sorabildi mi?
Askerin bile bu kadar siyasallaştığına ilk defa şahit oluyorum. Oysa dünyanın her yerinde asker ölmek ve öldürmek için savaşmıyor mudur?
ABD, 12 yıl süren Afganistan işgalinde 2 bin 111 askerini kaybetti, 18 bin 975 asker de yaralandı. Peki, bu askerlerden hangisinin abisi çıktı da Beyaz Saray'da oturan Başkanla ilgili medyada bağırdı.
Eğer ülkeniz için savaşıyorsanız, bunun bedeli de olur ve en ağır bedelde canınızı vermek olur. Bundan çok da normal bir şey olamaz.
O Yarbay ne yapmak istedi anlamadım. Metanet denen duygudan uzak ve siyaset malzemesi yapılacak söylemler asker söylemi olamaz. Madem siyaset yapacaksın, o zaman o üniformayı da giymeyeceksin. O üniformayı giyeceksen asker gibi davranacaksın.
O Yarbayın yaşadığı acıyı anlıyorum ve saygı da duyuyorum ama siyasete malzeme olacak o cümleleri kabul etmiyorum. Böyle açıklama yapma hakkı yok. Yapacaksan siyasete gireceksin, avazın çıktığı kadar bağıracaksın.
Amerikan askeri topraklarının binlerce kilometre ötesinde ülkesinin menfaatleri için 2 bin 11 can veriyorsa, sen bu ülke topraklarına göz dikmiş teröre karşı can vermekten çekinmeyeceksin.
PKK 800'den fazla militanını kaybetti, hangi ölen militanın ağabeysi çıktı da, örgüt liderlerine, “Çözüm süreci dediniz. Şimdi savaş diyorsunuz. Siz Kandil'de otururken biz can veriyoruz. Oradan konuşmak çok kolay” dediğini duydunuz mu?
Yok öyle bir şey. Olmaz da. Adam dağa çıkmış, davası için ölmekten ve öldürmekten çekinmiyor. Dağdaki liderini eleştirmiyor. Mücadelesini son ana kadar yapıyor. Gerekirse intihar bombacısı oluyor, hayatına son vermekten tereddüt etmiyor.
Şırnak'ın Beytüşşebap ilçesindeki Ayvalık Jandarma Karakoluna düzenlenen terör saldırısında şehit olan Jandarma Yüzbaşı Ali Alkan, bu duygular içinde vatanı için çatıştı ve şehit oldu.
Hiç bir şey sorgulamadan, vatanı için elinden geleni yaptı ve hayatını kaybetmekten çekinmedi. Yarbay kardeşi işte bunu anlamıyor.
Birde askerde Er olarak görev yapan çocukların durumunu düşünün. Vatani görevini yapmak için silahaltına alınmış ve profesyonel askerde değil. Bunun için devletten maaş da almıyor ama ülkesi için hayatını kaybediyor ve onların anneleri acılarını metanetle yaşıyor.
Askerliğin romantikliği yoktur, ölüm ise hiç romantik değil ama bu hayatta ölüm de var ve kaçınılmaz bir gerçek, hele de askerseniz, Polisseniz ölüm sizin etrafınızda hep gezinir ve siz bunu bilerek Asker ve Polis olursunuz.
“Yok ben Askercilik, Polisçilik oynamıyorum” diyorsanız, Yarbay olmayacaksınız, Polis olmayacaksınız!?