AK Parti'nin gerek üst yönetiminde gerekse alt yönetiminde kendilerini AK Parti'nin mülkiyet sahibi gibi gören,AK Parti'ye katılan her yeni isme gizli bir düşmanlık,örtülü bir direnç gösteren etkili bir yapı var.Bu yapı AK Parti'nin Türkiye Partisi olduğunun farkında ancak asla kabullenmek istemiyor,sanıyorlar ki herkes AK Parti'ye mecbur ve oy vermek zorunda yeni gelenler kiracı onlar ev sahibi .Ancak dikkat edilmesi gereken en önemli noktayı gözden kaçırmak konusunda profesyoneller çok iyi biliyorlar ki ; yetersizlikleri, eksiklikleri, beceriksizlikleri, bilgisizlikleri, cehaletleri AK Parti büyüdükçe daha belirgin hale gelecek,gözler kendilerine çevrilecek,işte bu sebepten dolayı aşırı korkuyorlar, yetenekli ve kıymetli özelliklere sahip isimler AK Parti'ye katılınca iyot gibi ortaya çıkacaklarını düşünüyorlar ki haksızda değiller çünkü kendilerine hiçbir noktada ihtiyaç kalmayacağını biliyorlar.Cumhurbaşkanı Erdoğan bu kitleyi tam manasıyla kontrol altına alabilmiş değildir.AK Parti'nin kuruluşundan beri var olan bu yapı AK Parti'ye millet tarafından yüklenen sorumluluğun tam manasıyla idrakine varamamıştır.

FETÖ terör örgütü bunların kişisel kaprisleri,kibirleri,bilgisizliklerini en iyi şekilde kullanmış, insan kaynakları havuzunda yetiştirdiği militanlarını bu yapı için tek referans olan ''alnı secdeye giden kişi'' sihirli cümlesini kullanarak devletin her kurumuna sızmalarının önünü açmıştır.Bugün gelinen süreçte yine hiçbir ders almadıkları Süleyman Soylu'nun istifasıyla yeniden görüldü.İstifa konusuna geçmeden önce biraz geriye gidelim Erdoğan'a rağmen fütursuzca yaptıkları açıklamaları hatırlayalım.Numan Kurtulmuş 2012 yılında O dönem Başbakan olan Erdoğan'ın daveti üzerine HAS Parti'yi kapatıp AK Parti'ye geçmişti.İlginç olan Numan bey daha AK Parti'ye geçmeden koparılan yaygaradaydı,ortalığa düşüp konuşan,partinin çaycısı değil O dönemin teşkilatlardan sorumlu genel başkanı Ekrem Erdem'di ne diyordu ; ''AK Parti'ye binlerce insan katılıyor Numan Kurtulmuş' ta gelmek istiyor ama pazarlık yapmayız''.Türkiye siyasetinde önemli bir aktör olan Numan Kurtulmuş için söylenen bu onur kırıcı sözlere Numan bey aynı sertlikte cevap verdi; ''Herkes haddini bilsin.Muhatabım Erdoğan'dır''.Bu yapı sesini o an kesti ancak hiçbir zaman Kurtulmuş'un öne çıkmasına izin vermedi.Milletin Kurtulmuş'un yeteneklerinden,bilgisinden,tecrübelerinden faydalanılmasının önüne geçti sessizleştirildi.Ertuğrul Günay içinde aynı benzer durumlar olmuştur.Turizm bakanlığı döneminde Türkiye büyük başarılara imza atmıştır, kazanan milletimiz olmuştur,ancak bu yapının sistemli saldırıları sonucunda aktif siyaset arenasından çekilmek zorunda kalmıştır.Erdoğan AK Parti'yi büyütmek istedikçe bunlar sürekli engeller çıkarmaya çalışmışlardır ve hala rahat durmuyorlar.AK Parti içerisinden önemli bir kaynaktan aldığım bir bilgiyi paylaşayım meselenin daha iyi anlaşılması açısından.bir bakan bildiğiniz gibi geçmişte AK Parti'de Adalet bakanlığı da yapmış önemli bir isimdi yine çok etkin olduğu bir dönemde o dönem Başbakan olan Erdoğan'a bir milletvekilini şikayet eder ve içki içtiğini söyler Erdoğan'ın cevabı adeta yüzünde tokat gibi patlar ''Memleketin bu kadar derdi varken senin başka işin yok mu ? ''diyerek konuyu kapatır.

Süleyman Soylu'nun istifa konusuna gelince, Soylu başarılı bir içişleri bakanlığı yaptı ve yapmaya devam ediyor sadece AK Parti'de değil toplumun özellikle milliyetçi hassasiyetleri yüksek kesimde ciddiye alınması gereken bir karşılığı var.Peki durduk yerde neden istifa etti ? Çünkü kendisini AK Parti'nin sahibi gibi görenler,Soylu gibi bir profille hiç karşılaşmadılar,sandılar ki bakanlık koltuğu için herşeye ''eyvallah'' diyecek kenarda kalacak etliye sütlüye karışmayacak.Ancak birde baktılar ki bugüne kadar örneği olmayan bir şekilde Soylu her yerde .Doğruları çekinmeden,korkmadan söylüyor, inisiyatif alıyor,sorumluluktan kaçmıyor ve sonuçta hiçbir bakana nasip olmayan desteği de buldu istifası Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından reddedildi göreve devam kararı aldı.Bu yapı ilk defa 18 yıl içinde bu kadar ağır bir darbe yemiş oldu.Oysa ki değirmen taşı gibi Erdoğan'a rağmen önemli makama getirilen herkesi öğütmeye alışmışlardı.

Meral AKŞENER,Temel KARAMOLLAOĞLU ve FOX TV rahat olsunlar,boşuna efor sarf etmesinler Tarım bakanı Bekir Pakdemirli içinde bu yapı çok iyi biliyorum görevden alınsın diye gece gündüz çalışıyor.Peki bundan sonrası için ne olur ? Bir kere hiçbirşey artık bu yapının istediği gibi olmayacak. Süleyman Soylu AK Parti içerisindeki kraldan fazla kralcıların hedefine girmiştir. Sistemli olarak kendisi yıpratılacak ve AK Parti'den gidişi sağlanıncaya kadar kumpaslarla karşı karşıya kalacak,milletle arasındaki iletişim araçlarına kısıtlamalar getirilip, unutturulmaya çalışılacaktır.Tamamen duygusal reflekslerle ve samimiyetle aldığı istifa kararı bu kitle tarafından Cumhurbaşkanı Erdoğan'a karşı bir hamle olarak kayıtlara not düşmüş hatta bu yapıyı kudurtmuştur.Aldığım tüm bilgiler bunu teyit ediyor.Çünkü AK Parti'yi az çok bilen herkes Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın gidene asla ''kal'' demeyeceğini bilir.Önümüzdeki süreç için AK Parti'de yeni hamle hazırlıkları başlamıştır.Kalede olduğunuzu düşünün yirmi kişi birden size şut atıyor ne kadar dayanabilirsiniz ?. Soylu'nun istifası ve geri dönüşü tam bir kırılma noktası olacaktır.

Küçük olsun benim olsun zihniyeti,yönetimi paylaşmama anlayışı AK Parti'yi MHP'ye mecbur bırakmıştır.AK Parti'nin merkez sağdaki gücü bu yapının yersiz korkuları yüzünden sarsılmıştır. AK Parti MHP''yle koalisyona zorlanmış Ankara ve İstanbul başta olmak üzere birçok büyükşehir belediye başkanlıkları kaybedilmiştir.AK Parti içerisindeki bu yapı AK Parti'ye ve Türkiye'ye zarar veriyor.MHP bu durumdan şikayetçi değil sonuçta Türkiye geleceğinde söz sahibi olamayacağını misyonunun bittiğini MHP biliyor. MHP'nin tek derdi mümkün olduğunca devlet kurumlarına adamlarını yerleştirmek,mecliste birkaç koltuk sahibi olmak hepsi bu.

Başkan Erdoğan tehlikeyi görmüş olmalı ki koronavirüs sonrasında AK Parti'de köklü değişimlerin olacağını işaret etti "Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak" sözleriyle bir anlamda parti içinde Soylu'ya karşı yapılacak hamlelerin bir süreliğine önüne geçmiş oldu.Sonuçlarını hep birlikte göreceğiz...