CHP İzmir İl Kongresin'de Alaattin Yüksel İl Başkanlığına seçildi. Rakibi Nevzat Kavalar, Bornava'da sevilen saygın bir isim ve bir yarışan sonra kaybedince nasıl davranılması gerektiğini tüm incelikleriyle gösterdi. Kavalar, kongre sonrası kendisine yakışanı yaptı ve rakibini kutladı.

Buraya kadar hiçbir sorun yok. Kongrede aslanlar gibi mücadele eden başa baş bir yarıştan kayıpla ayrılan rakip olmanın sonuçlarını kabullenen Kavalar, konuşmazken CHP'yi butikleştirmek isteyenler, avantadan makam sahibi olanlar, CHP'nin iç organlarını kemirenler topyekün Aziz Kocaoğlu'na saldırıyor. Sanki Alaattin Yüksel'in seçilmesinin sebebi Kocaoğlu'ymuş gibi… Bağırsakları beyninde olanlar düşünme yetisini kaybedenler öncelikle şunu görmelidir: Alaattin Yüksel ağaç kavuğundan çıkmadı. 40 yıldır hem İzmir siyasetinde hem de iş dünyasında var. Aziz Kocaoğlu'na tamamen kişisel kin ve nefret duyanların ortak paydası Kocaoğlu'nun İzmir'de CHP'yi büyütmesini herkesi kucaklamasını engellemek içindir. Çünkü CHP İzmir'de büyüdükçe güçlendikçe kadınların ve gençlerin önü açıldıkça bu isimlerin etkisi azalacak ve pozisyonları sarsılacak. Bu isimlerin rahatsızlığı ‘kimse gelmesin, her yere biz aday olalım, her yeri biz dizayn edelim' zihniyetlerinin kökünden sarsılması ve planlarının bozulmasıdır. Nedir bu Aziz Kocaoğlu düşmanlığınız? Adam gibi çıkın söyleyin. Aziz Kocaoğlu'nun nesi batıyor size? Namuslu, onurlu, şerefli olması mı? Dürüst olması mı? Dik duruşlu olması mı? Kellesi gitse sözünü esirgememesi mi? İzmir'de herkesin sevdiği saygı duyduğu bir adam olması mı? AK Parti'li, MHP'li, HDP'li, CHP'li farketmez herkese eşit davranması mı? Haram yememesi mi? İnsani değerlere sahip herkesin ortak paydası olması mı? Nedir derdiniz?

Aziz Kocaoğlu sadece İzmir'de değil Türkiye'de kendisini ispatlamış bir isimdir. Elbette gündemde kalmak isteyenler, ismini parlatmak isteyenler işin kolayına kaçıp Aziz Kocaoğlu ismi üzerinden spekülatif açıklamalar yapabilir bunları normal karşılamak gerekir. Ancak bir de İzmir'de dağ gibi dimdik duran Kocaoğlu'nu da görmek lazım. Başarılarını kabul etmek lazım. Kocaoğlu'na muhalefet ederek meşhur olmak isteyenlerin siyasi ve ahlaki değerlerini sıfırlamalarına lüzum yok. Yapmaları gereken süslü dantelli sözleri, karşılığı olmayan eleştirileri bir kenara bırakıp "Kocaoğlu İzmir'de neden yıkılmaz?" sorusunun sebeplerini araştırmak olmalı. Aziz Kocaoğlu'nun İzmir'in her yerinde bir karşılığı var. İzmir'de CHP içerisinde -ki üç/beş kişinin çığırtkanlığıyla yıkılmayacak kadar İzmirlilerle güçlü bir bağa sahiptir- herkes Kocaoğlu'nu el üstünde tutarken bu çakma CHP'liler ne yapmak istiyor? Acaba diyor insan CHP'yi yıkmak için başka partilerin yetkilileriyle gizli bir anlaşma yapılmış olabilir mi? Samanlık, seyranlık, arpalıklara alışmış birileri kuytu köşelerde Kocağlu'nu yıpratabileceğini iddia ederek iş tutmuş olabilir mi?

Bütün hesaplar Kocaoğlu'nun devre dışı kalması üzerine kurgulanmış olabilir mi? Olma ihtimali çok yüksek çünkü Kocaoğlu önümüzdeki yerel seçimlerde ‘ben yokum' derse CHP İzmir'de erir. Benden söylemesi ne yapın edin Aziz Kocaoğlu'na sahip çıkın. Eğer ki önümüzdeki seçimlerde 'aday olmuyorum' derse CHP İzmir'de dibe çakılır. İzmir CHP'dir, "CHP kalacakmış!" geçin bu safsataları kardeşim dürüst olun şu soruya doğru cevap verin "Aziz Kocaoğlu AK Parti adayı olsa CHP'yi İzmir'de devirebilir mi?" İşte bütün meselede burada zaten. Karşıyaka hariç heryere AK Parti bayrağını diker mi? Yüzde yüz diker…

Bütün veriler ve anketler bunu ispatlıyor. Kocaoğlu'nun bunu yapmayacağını bilenlerin ağzı var konuşuyorlar. CHP'den ayrılacak en son kişinin Kocaoğlu olacağını bildikleri için ahlaki değerleri yerle bir edip saldırıyorlar. Yel kayadan ne alırsa onlarda onu alır…