1 Kasım genel seçim sonuçlarına baktığımızda bir kez daha görülmüştür ki millet iradesine saygısızlık yaptığınızda anında hak ettiğiniz cevabı alıyorsunuz. AK Parti 1 Kasım seçimlerinden zaferle çıktı her iki seçmenden birinin oy 'unu alıp tek başına iktidar oldu. Muhalefet liderlerinin yapması gereken, öncelikle eşit şartlarda girilen bu seçimdeki sonuçları içlerine sindirmek AK Parti'yi ve Başbakan Ahmet Davutoğlu'nu kutlamak olmalıydı. Ancak onlar yine düşmanlıklar üzerinden, nefret söylemleriyle kendi başarısızlıklarını gizleme yoluna gittiler. Delik kapta su durmaz.

Türkiye demokrasisinin önündeki en büyük engel muhalefet partisi liderlerinin kişiler üzerinden yaptıkları akıl almaz kara propaganda siyasetidir. Demokrasilerde siyaset kişiler üzerinden yapılmaz. Her ne hikmetse muhalefet liderlerimiz bunu anlamamakta anlamsız bir direnç gösteriyorlar. Böyle yaparak demokrasimizin güçlenmesine engel oluyorlar. Güçlü bir demokrasi ancak güçlü bir muhalefetle olur.Muhalefet liderleri gasp ettikleri koltuklarıyla kendi partilerine de Türkiye demokrasisine de vuruyorlar. Millet, muhalefet liderlerinin etkisiz,silik,ayrıştırıcı,sürekli kendisini tekrar eden, topluma umutsuzluk veren diline en sert cevabı 1 Kasım seçimlerinde sandıktan çıkan sonuçlarla vermiştir. ‘Yeter artık gidin' demiştir. Haziran seçimlerinden sonra herkes bir tahminde bulundu ancak son kararı millet verdi. Şimdi hepimizin üzerine düşen çıkan sonuçları kabullenmek olmalıdır.

MHP lideri Bahçeli'nin seçim sonrası yaptığı açıklamaların ne kendi tabanında ne de toplum da bir karşılığı yoktur MHP adeta dibe çakılmıştır. Kılıçdaroğlu'nunkullandığı dil tutmamıştır. Bırakın iktidar olma umudunu kendi mevcut oylarını bile zar zor korumuştur. HDP eşbaşkanlarından Demirtaş partisini kıl payı barajın üstünde tutmuş millet nezdinde ikinci sarı karta hazır duruma gelmiştir.
AK Parti 13 yıl sonra yeniden milletin kararıyla tek başına iktidar oldu. Bunu eleştirmek kimsenin haddine değildir. Millet istikrarın kaynağı olarak AK Parti'yi görmüştür.

Haziran seçimlerinden sonra yaşanan tüm olumsuz gelişmeler ve terör olayları muhalefetin yetersizliğini tescillemiştir. Böyle bir ortamda umut olamayan muhalefet bırakın AK Parti'nin alternatifi olmayı kendi tabanına bile yeterli güveni verememiştir.

CHP,MHP ve HDP'nin toplamı AK Parti'nin altındadır. Demokrasimiz açısından bu durum muhalefet partisi liderleri için bittiklerinin açık ve net göstergesidir.Ancak muhalefet liderlerinin başarısızlıklarını gözden kaçırmak için AK Parti'nin almış olduğu oy'ları siyasi ahlak erezyonuna uğramış bir zihniyetle gölgelemeye çalışması beyhude çırpınıştır.

Hem başarısız olacaksınız, hem demokrasinin güçlenmesini engelleyeceksiniz, hem de AK Parti başarılı olup tek başına iktidar olunca cazgırlık yapacaksınız gidin işinize…

Muhalefet liderlerinin tuzağına hiç kimse düşmemelidir. Muhalefette değişim zamanı gelmiştir. Muhalefet liderleri millete hesap soruyor ‘‘AK Parti'ye bu kadar oy verdiniz'' diyorlar…Gözden kaçırmaya çalıştıkları nokta bağırarak, çağırarak, belaltı vuruşlar yaparak, başta kendi parti tabanları olmak üzere millete hesap verme zamanlarının gelmiş olmasıdır.Güçlü bir demokrasi için güçlü bir muhalefet Türkiye'nin en acil ihtiyaçlarındandır.AK Parti'nin bu büyük başarısı milletimize hayırlı uğurlu olsun…