Kuzey Irak'ta yapılan bağımsızlık referandumuna en büyük tepkiyi Türkiye,Irak,İran gösterdi.Sınır güvenliği herşeyin önündedir.Dolayısı ile gösterilen haklı tepkileri makul karşılamak gerekirken,ayrışmayı körükleyici sorumsuz tepkileri de dışlamalıyız.Ekonomik ve askeri müdahale dahil her seçeneğin masada olduğunu yapılan açıklamalardan Türkiye ve Irak'ın yaptığı ortak tatbikatlardan anlıyoruz.Kuzey Irak referandumu bölgeyi güvenlik nedeniyle hareketlendirirken ekonomik olarak geriletti.
Coğrafyaya baktığımızda her ülkenin ya kendi kürdüyle sorunu var yada kürtlerin kendi sorunları var.Tarihsel süreçleri tarihçiler açıklasın desek her tarihçi kendine göre yorum yaptığından yine doğru bilgi alınamıyor.Bir gerçek var ki kürtler bulundukları coğrafyada en büyük katliamlara maruz kalmışlar, kimyasal silah dahil, ölümün işkencenin bin türlüsünü yaşamışlardır.Ortadoğu'da böyle bir nüfusa sahip olduğunuzda ABD dahil her güç odağı için uzlaşılabilecek bir müttefik olursunuz.Türkiye kürtlerinin tarihsel süreçleri,sosyolojik yapıları Suriye,Irak,İran'daki kürtlerle birebir örtüşmez.Türkiye kürtleri Kuzey Irak referandumuna mesafeli durmuştur. Türkiye'nin milli çıkarları söz konusu olduğunda çimento gibi birlik ve beraberliğin tamamlayıcısı olduklarını göstermiştir.Kuzey Irak'ta yapılan birçok ülke tarafından gayrimeşru olarak ilan edilen referandum sonrası Türkiye'deki Kürtler üzerinden bir tezgah kurulmaya çalışılmıştır.Kuzey Irak referandumuna destek verilmesi için heryol denenmiştir.Kürtlere yapılan hakaretler,küfürler,kurgular,algılar ters tepmiştir sahiplerine geri dönmüştür.Kuzey Irak'ta yapılan referandum üzerinden çok kirli ve kanlı bir plan tasarlanmıştır.Referandum sonrası kürt hassasiyetlerinin kaşınmasıydı kurgulanan ancak plan tutmadı.
Sayın Cumhurbaşkanımızın deyimiyle 'ABD bize paramızla silah vermiyor'. Ancak iş PYD'ye geldiğinde son teknoloji silahları bedavaya veriyor. İnsanın aklına şu soru geliyor. Kuzey Irak referandumu Suriye'de kurulmak istenen özerk bölgenin provası mıdır ? .Ortadoğu bataklığında kimin nerde nasıl bir hesabı var kolay anlaşılmıyor.Ancak ABD'ye baktığımızda açık ve net biçimde sürekli kirli ve kanlı organizasyonların kurucusu olduğu görülüyor.Cumhurbaşkanı Erdoğan Kuzey Irak referandumuna milletimiz adına devletimiz adına tepki göstermiştir.Açıklamaların özüne bakıldığında meselenin kürt karşıtlığı değil güvenlik tehdidi olduğu görülür.Ancak Türkiye'de yaşayıp tasması dışarda olan yerli gibi gözüken lawrenceler meseleyi kürt düşmanlığına getirdiler.Sanki Kuzey Irak referandumunu Türkiye'deki kürtler yapmış gibi kışkırtıcı cümleler kurdular,manşetler attılar, yazılar yazdılar.Bu tezgaha düşenler olmadı değil.Vuralım,kıralım,asalım,keselimciler anında harekete geçti.
Bu kolpacılara şunu hatırlatmak lazım Türkiye'de enaz 5 milyon Kürt-Türk evliliği var yani ortada bir kan bağının yanında namus emaneti var.Tüm dünya ayırmaya kalksa da Türkiye'de ayrışma,bölünme,iç çatışma olmaz çünkü namusu olan,aklı olan hiçkimse çocuğunu ikiye bölmez bölemez böyle bir düşünceyi aklından bile geçirmez.Kürt-Türk düşmanlığından beslenenlere lanet olsun.Kardeşliğimizi bozmaya kalkan herkese karşı uyanık olalım.
Sayın Bahçeli 'En az 5000 bin ülkücü Kerkük'e gitmek için hazır bekliyor' diyor.Böyle bir süreçte bu konuşmanın neye faydası olur ? Türkiye Cumhuriyeti devletinin askeri var polisi var eğer buna gerek görülürse devletimiz gerekeni Fırat Kalkanı'nda olduğu gibi anında yapar.Eğer devletimiz ihtiyaç duyarsa Sayın Bahçeli emin olabilir Türk ve Kürt gençleri birlikte Kerkük'e giderler şahadete yürünecekse Türkmen kardeşlerimiz için yürürler.
Türkiye'de kaşınmak istenen Türk-Kürt kardeşliğine zarar verecek sorumsuz açıklamalardan uzak durmalıyız.Hele ki yazar,çizer,akademisyen,siyasetçiler daha dikkatli olmalıdır bu milletin evlatlarının kanı üzerinden racon kesmesinler.
Sayın Bahçeli gibi tecrübeli bir siyasetçi enerjisini şu sıralar Sayın Akşener'e ayırmalıdır.Destekçilerini hazır bekletmek yerine MHP'den yapılan toplu istifaları durdursunlar diye harekete geçirmelidir.
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Barış Aydın
Kürt-Türk düşmanlığından beslenenler kim?
Kuzey Irak'ta yapılan bağımsızlık referandumuna en büyük tepkiyi Türkiye,Irak,İran gösterdi.Sınır güvenliği herşeyin önündedir.Dolayısı ile gösterilen haklı tepkileri makul karşılamak gerekirken,ayrışmayı körükleyici sorumsuz tepkileri de dışlamalıyız.Ekonomik ve askeri müdahale dahil her seçeneğin masada olduğunu yapılan açıklamalardan Türkiye ve Irak'ın yaptığı ortak tatbikatlardan anlıyoruz.Kuzey Irak referandumu bölgeyi güvenlik nedeniyle hareketlendirirken ekonomik olarak geriletti.
Coğrafyaya baktığımızda her ülkenin ya kendi kürdüyle sorunu var yada kürtlerin kendi sorunları var.Tarihsel süreçleri tarihçiler açıklasın desek her tarihçi kendine göre yorum yaptığından yine doğru bilgi alınamıyor.Bir gerçek var ki kürtler bulundukları coğrafyada en büyük katliamlara maruz kalmışlar, kimyasal silah dahil, ölümün işkencenin bin türlüsünü yaşamışlardır.Ortadoğu'da böyle bir nüfusa sahip olduğunuzda ABD dahil her güç odağı için uzlaşılabilecek bir müttefik olursunuz.Türkiye kürtlerinin tarihsel süreçleri,sosyolojik yapıları Suriye,Irak,İran'daki kürtlerle birebir örtüşmez.Türkiye kürtleri Kuzey Irak referandumuna mesafeli durmuştur. Türkiye'nin milli çıkarları söz konusu olduğunda çimento gibi birlik ve beraberliğin tamamlayıcısı olduklarını göstermiştir.Kuzey Irak'ta yapılan birçok ülke tarafından gayrimeşru olarak ilan edilen referandum sonrası Türkiye'deki Kürtler üzerinden bir tezgah kurulmaya çalışılmıştır.Kuzey Irak referandumuna destek verilmesi için heryol denenmiştir.Kürtlere yapılan hakaretler,küfürler,kurgular,algılar ters tepmiştir sahiplerine geri dönmüştür.Kuzey Irak'ta yapılan referandum üzerinden çok kirli ve kanlı bir plan tasarlanmıştır.Referandum sonrası kürt hassasiyetlerinin kaşınmasıydı kurgulanan ancak plan tutmadı.
Sayın Cumhurbaşkanımızın deyimiyle 'ABD bize paramızla silah vermiyor'. Ancak iş PYD'ye geldiğinde son teknoloji silahları bedavaya veriyor. İnsanın aklına şu soru geliyor. Kuzey Irak referandumu Suriye'de kurulmak istenen özerk bölgenin provası mıdır ? .Ortadoğu bataklığında kimin nerde nasıl bir hesabı var kolay anlaşılmıyor.Ancak ABD'ye baktığımızda açık ve net biçimde sürekli kirli ve kanlı organizasyonların kurucusu olduğu görülüyor.Cumhurbaşkanı Erdoğan Kuzey Irak referandumuna milletimiz adına devletimiz adına tepki göstermiştir.Açıklamaların özüne bakıldığında meselenin kürt karşıtlığı değil güvenlik tehdidi olduğu görülür.Ancak Türkiye'de yaşayıp tasması dışarda olan yerli gibi gözüken lawrenceler meseleyi kürt düşmanlığına getirdiler.Sanki Kuzey Irak referandumunu Türkiye'deki kürtler yapmış gibi kışkırtıcı cümleler kurdular,manşetler attılar, yazılar yazdılar.Bu tezgaha düşenler olmadı değil.Vuralım,kıralım,asalım,keselimciler anında harekete geçti.
Bu kolpacılara şunu hatırlatmak lazım Türkiye'de enaz 5 milyon Kürt-Türk evliliği var yani ortada bir kan bağının yanında namus emaneti var.Tüm dünya ayırmaya kalksa da Türkiye'de ayrışma,bölünme,iç çatışma olmaz çünkü namusu olan,aklı olan hiçkimse çocuğunu ikiye bölmez bölemez böyle bir düşünceyi aklından bile geçirmez.Kürt-Türk düşmanlığından beslenenlere lanet olsun.Kardeşliğimizi bozmaya kalkan herkese karşı uyanık olalım.
Sayın Bahçeli 'En az 5000 bin ülkücü Kerkük'e gitmek için hazır bekliyor' diyor.Böyle bir süreçte bu konuşmanın neye faydası olur ? Türkiye Cumhuriyeti devletinin askeri var polisi var eğer buna gerek görülürse devletimiz gerekeni Fırat Kalkanı'nda olduğu gibi anında yapar.Eğer devletimiz ihtiyaç duyarsa Sayın Bahçeli emin olabilir Türk ve Kürt gençleri birlikte Kerkük'e giderler şahadete yürünecekse Türkmen kardeşlerimiz için yürürler.
Türkiye'de kaşınmak istenen Türk-Kürt kardeşliğine zarar verecek sorumsuz açıklamalardan uzak durmalıyız.Hele ki yazar,çizer,akademisyen,siyasetçiler daha dikkatli olmalıdır bu milletin evlatlarının kanı üzerinden racon kesmesinler.
Sayın Bahçeli gibi tecrübeli bir siyasetçi enerjisini şu sıralar Sayın Akşener'e ayırmalıdır.Destekçilerini hazır bekletmek yerine MHP'den yapılan toplu istifaları durdursunlar diye harekete geçirmelidir.