SON DAKİKA
Hava Durumu

Tekleyen motor İnce ayarla kurtulur mu?

Yazının Giriş Tarihi: 15.08.2020 10:44
Yazının Güncellenme Tarihi: 15.08.2020 10:44

Türkiye'de son yıllarda siyaset kurumuna güven neredeyse dip yapacak düzeye geldi.Bu noktaya gelinmesinde en büyük pay elbette siyasetçilerin çünkü öyle nobran bir üslupla birbirlerine saldırdılar ki,vatandaş olarak bizler utandık yüzümüz kızardı.Yalanlar,iftiralar,mesnetsiz suçlamalar,müptezellikler,gerçekler,doğrular,eğriler,vurgunlar,talanlar,hırsızlıklar,haksızlıklar,zulümler hepsi bir çuvalın içinde tombala çekecek misali siyasetçilerin önünde duruyor , eğer tarafı olduğunuz parti çuvaldan çektiği kağıttan rahatsızsa, memnuniyet duymadıysa, anında alıma hazır beynimize herşeyin yalan,düzmece,kumpas olduğu enjekte ediliyor zaten dezenformasyon diz boyu, sade vatandaş olduğumuz için doğru ve sağlıklı bilgiye ulaşmamız imkansız, farkında olmadan bağımlısı olduğumuz öğrenilmiş çaresizlikle komut almış robot gibi karşı tarafa başlıyoruz sövmeye hakaret etmeye başlıyoruz.

Siyasetçilerimizin birbirlerine açtıkları yalan ve iftira davaları havalarda uçuşuyor.Vatandaş kim doğru söylüyor kim yalancı bilmiyor ve bilmesi gerçekten çok zor çünkü iki tarafta öyle inandırıcı anlatıyor ki insanın beyni yanıyor.Kanıt,belge,kağıt ,kürek hepsi boş iş, kim güzel konuşuyorsa doğru o'dur ilkesizliği belleklerimize nakış gibi işlenmiş durumda.En can yakıcı ve en yürek acıtıcı durum ise bir tarafa inanmak zorunda olduğumuz gerçeği çünkü yasal olarak oy vermek zorundayız.Ya kuzu kuzu gidip oy kullanacağız ya para cezasını ödeyeceğiz veya gerçekten inandığımız için, ' bari en az yanlış yapanı seçeyim' deyip beynimize basılmış mührü kağıda basacağız.Siyasetçilerimiz arasında yalan söylemek o kadar çok sıradanlaştı ki hepimiz yalana alıştık,yalan bağımlısı olduk.Asıl ilginç olan doğru söylediklerinde takındıkları tavır ve üslup ile yalan söyledikleri zaman takındıkları tavır ve üslubun arasında zerre fark olmaması.Manipülasyon,spekülasyon,hedef şaşırtma,meseleyi özünden kopartma konusunda dünyada ilk sıradayız.Umut fukaranın ekmeğidir ver umudu gariplerin karnı doysun.Mesela adam oksijen çadırında iki gün ömrü kalmış olsun bizim hançeresini yırtan siyasetçilerimizden birisi gitsin yırtınarak,bağırarak milli manevi duygulara dokunarak şöyle güzelce bir üst perdeden bir konuşma yapsın adam yüz yıl yaşayacağına inanır ancak acı gerçeği değiştiremez sadece iki gün rahat eder.

Siyaset dünyasında da bazı vatandaşlarımız gibi devreleri yananlar var.Cemal Enginyurt bu konuda iyi bir örnektir.Lider odaklı siyaset yapmak,lideri haklı, haksız her yere vurdulu,kırdılı savunmak,lidere tapınmak,varlık sebebi olarak sadece lideri görmek,lidere en küçük masum bir eleştiride sağa sola galiz küfürler savurmak,liderin ağzından doğru veya yanlış ne çıksa ölümüne savunmak gibi özellikleriniz dışında başka yetenekleriniz yoksa yada var ve siz bunları sergileyemiyorsanız depozitosuz şişe gibi cam geri dönüşüm variline veya gerçek adıyla siyaset mezarlığına gömülmeniz liderinizin bir parmak şıkırtısına bağlıdır.Türk siyasi tarihine bakın lider odaklı siyaset yapanların çoğu silinip gitmiştir hiç iyi anılmazlar.

Ciddiye alınmama yok sayılma konusunda ise en iyi örneklerden biri Muharrem İnce'dir.İnce Kılıçdaroğlu tarafından yok sayıldı,itibarsızlaştırılmaya çalışıldı. Buraya not düşmek istiyorum İnce, normal sıradan bir siyasetçi profili değil,her cenaha dokunabilen, her kitlede az veya çok karşılığı olan bir isim elbette CHP'den oy alacak ancak bütün partilerden oy alabilecek özelliklere sahip bir isim.Mesela Meral Akşener'e parti kursa yüzde 1 oy alamaz diyenler,'vatanhaini,ipleri dışarıda,FETÖ'cü' diyenlerin bugün kafaları önlerinde kuma gömülmüş vaziyette çünkü liderleri Akşener'e davet yaptı Cumhur ittifakına desteğe çağırdı işte bu davet kraldan fazla kralcılık yapanları iyot gibi açıkta bıraktı rezil rüsva etti diyebilir miyiz ? Asla diyemeyiz çünkü bunların perdeleri yırtılmış vaziyette kendi pazarındalar.Çürümüşlüğe bakar mısınız ? Dün namusuna kalleşçe dil uzatılan,terör örgütüyle işbirliği yaptığı söylenen Meral Akşener bugün kurtarıcı olarak davetler alıyorsa Sezen Aksu'nun seslendirdiği Orhan Veli Kanık'ın yazdığı 'Geç bunları anam babam, geç;geç bunları bir kalem,bilirim ben yaptığımı. şiirindeki bu sözler herşeyi özetliyor gerçekten geçin bunları yeter artık.

Cemal Enginyurt'un manasız çırpınışları da bu duruma isyan 'biz o zaman liderimiz için niye kavgalar ettik sağa sola küfürler savurduk' diyor.Filler tepişir çimenler ezilir.Aklı selim bir siyaset adamı şöyle bir kafasını hafifçe kaldırıp usulca siyaset arenasında bulunanların birbirlerine hakaretlerine baksa gerçeği görür,sokakta bu sözler birine söylense katliam olur,insanlar birbirlerinin üzerine şarjör şarjör mermi boşaltır ancak siyaset dünyasında bir bakarsın kol kola girilmiş.Toplum olarak siyaset kurumumuza yeni bir kimlik yeni bir ruh kazandırma zamanımız gelmiştir.Aksi halde çürümenin önüne geçemez gerçekle aramızda mesafenin açılmasını önleyemeyiz.

 

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.