Manisalı Lawrence Cemaat Yalakası Mahalle Karısı Brütüs Hain (...)
CNN Türk'te yaptığı konuşmayı takip eden saatler içerisinde kendisine yapılan yakıştırmalardan bir kaçı… Yazımda bu etiketleri Arınç'a layık görenlerin ne kadar sütten çıkmış AK kaşık olduklarına ya da olmadıklarına ilişkin bir bölüm açmayı gereksiz görüyorum...
Peki herkes Bülent Arınç'a basın özgürlüğü kapsamında kinini kustuğuna göre şimdi geçmiş 3 güne sakince bir bakalım?
Kimsenin 'Bu adamın söyledikleri doğru mu? Yanlış mı?' dediğini hatırlıyor musunuz?
Ben sadece hakaretlerin altına iliştirilmiş şu sözleri ve türevlerini hatırlıyorum; "Efendim bunları söyleyecek zaman mı?" "Bu adam neyin peşinde?" "Bunları söyleyerek kimi sevindiriyorsun farkında mısın?"
İyi de hani biz doğrunun yanındaydık?
Hani yöneticilerimizi adil oldukları için sever, adaletten şaşarlarsa da bunu belirtmekten çekinmez, elimizle, dilimizle düzelmesini sağlardık? Hani kriterlerimizi değerlerimiz belirliyordu?
Bu pencereden baktığımızda;
Bizler duyduklarımızın doğruluğundan önce "Cumhurbaşkanı ile çelişip çelişmediğine" bakıyorsak düzeni adalete değil Cumhurbaşkanının nefsine teslim etmiş oluruz ki bu herkesten önce Cumhurbaşkanının kendisine zulümdür. Kimse de kolay kolay böyle bir yükün altından kalkamaz!
Bizler evet "bir fasıktan haber alırsak" ispat edilene kadar kabul etmeyiz. Ancak küçük hayatları boyunca siyasi rüzgarlarla yön alan bu eleştiriciler ile 50 yıl aynı çizgide çile üzere siyaset yapmış Bülent Arınç arasında bir fasık ararsak buradan kimin zararlı çıkacağı aşikardır.
O nedenle tartışmalarımızın ana omurgasını "doğruluk" oluşturmalı…
Kaldı ki Sayın Cumhurbaşkanı da çıktı ve Arınç'ın söylediklerinin yanlış olduğunu söyledi. Haksız ve hadsiz isimlerin çirkin üslupları ile sulandırdığı bir tartışmayı "doğruluk" üzere bir tartışmaya dönüştürme çabası bence olumlu.
Yarım asırlık yol arkadaşına "O zat" şeklindeki hitabı ise bana göre gereksiz ve yaralayıcıdır… Ayrıca sadece Arınç'ı kırmakla kalmayacak, kendisiyle ve koyduğu hedefleri temsil eden siyasi hareketiyle bugün yola çıkacak olan genç nesillerin de bir kere daha düşünmesine neden olacaktır…
Sayın Arınç ile ilgili olarak da;
'Bildiklerim anlattıklarımın yüzde bilmem kaçı' gibi çıkışlar da onun açısından talihsizdir.
Eğer amacımız adalet ise siz de yol arkadaşlarınıza 'Canımı sıkmayın' kabilinden tehditler savurmak yerine ne biliyorsanız 'Hakk' için söylemeliydiniz… Ya da söylemelisiniz…
@mfgediman
Yorum Ekle
Yorumlar
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
M. Fatih Gediman
O zat!..
Bülent Arınç…
Manisalı Lawrence
Cemaat Yalakası
Mahalle Karısı
Brütüs
Hain
(...)
CNN Türk'te yaptığı konuşmayı takip eden saatler içerisinde kendisine yapılan yakıştırmalardan bir kaçı… Yazımda bu etiketleri Arınç'a layık görenlerin ne kadar sütten çıkmış AK kaşık olduklarına ya da olmadıklarına ilişkin bir bölüm açmayı gereksiz görüyorum...
Peki herkes Bülent Arınç'a basın özgürlüğü kapsamında kinini kustuğuna göre şimdi geçmiş 3 güne sakince bir bakalım?
Kimsenin 'Bu adamın söyledikleri doğru mu? Yanlış mı?' dediğini hatırlıyor musunuz?
Ben sadece hakaretlerin altına iliştirilmiş şu sözleri ve türevlerini hatırlıyorum;
"Efendim bunları söyleyecek zaman mı?"
"Bu adam neyin peşinde?"
"Bunları söyleyerek kimi sevindiriyorsun farkında mısın?"
İyi de hani biz doğrunun yanındaydık?
Hani yöneticilerimizi adil oldukları için sever, adaletten şaşarlarsa da bunu belirtmekten çekinmez, elimizle, dilimizle düzelmesini sağlardık?
Hani kriterlerimizi değerlerimiz belirliyordu?
Bu pencereden baktığımızda;
Bizler duyduklarımızın doğruluğundan önce "Cumhurbaşkanı ile çelişip çelişmediğine" bakıyorsak düzeni adalete değil Cumhurbaşkanının nefsine teslim etmiş oluruz ki bu herkesten önce Cumhurbaşkanının kendisine zulümdür. Kimse de kolay kolay böyle bir yükün altından kalkamaz!
Bizler evet "bir fasıktan haber alırsak" ispat edilene kadar kabul etmeyiz. Ancak küçük hayatları boyunca siyasi rüzgarlarla yön alan bu eleştiriciler ile 50 yıl aynı çizgide çile üzere siyaset yapmış Bülent Arınç arasında bir fasık ararsak buradan kimin zararlı çıkacağı aşikardır.
O nedenle tartışmalarımızın ana omurgasını "doğruluk" oluşturmalı…
Kaldı ki Sayın Cumhurbaşkanı da çıktı ve Arınç'ın söylediklerinin yanlış olduğunu söyledi. Haksız ve hadsiz isimlerin çirkin üslupları ile sulandırdığı bir tartışmayı "doğruluk" üzere bir tartışmaya dönüştürme çabası bence olumlu.
Yarım asırlık yol arkadaşına "O zat" şeklindeki hitabı ise bana göre gereksiz ve yaralayıcıdır… Ayrıca sadece Arınç'ı kırmakla kalmayacak, kendisiyle ve koyduğu hedefleri temsil eden siyasi hareketiyle bugün yola çıkacak olan genç nesillerin de bir kere daha düşünmesine neden olacaktır…
Sayın Arınç ile ilgili olarak da;
'Bildiklerim anlattıklarımın yüzde bilmem kaçı' gibi çıkışlar da onun açısından talihsizdir.
Eğer amacımız adalet ise siz de yol arkadaşlarınıza 'Canımı sıkmayın' kabilinden tehditler savurmak yerine ne biliyorsanız 'Hakk' için söylemeliydiniz…
Ya da söylemelisiniz…
@mfgediman